
Aile İkamet İzni Şartları
Türkiye'de yaşayan yabancı uyrukluların aile bireyleriyle birlikte yasal olarak ikamet edebilmeleri için düzenlenen aile ikamet izni, uzun dönemli oturum planlayanlar için kritik öneme sahiptir. Bu rehberde aile ikamet izninin şartları, başvuru süreci, gerekli belgeler ve yasal haklar detaylı olarak ele alınmaktadır.
Yasal Dayanak ve Tanım
Kanuni Düzenleme
Aile ikamet izni, Türkiye'de yaşayan yabancı uyrukluların aile bireyleriyle birlikte yasal olarak ikamet edebilmeleri için düzenlenen özel bir oturma izni türüdür. Bu izin türünün temel yasal dayanağını 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 30-34. maddeleri oluşturmaktadır.
Kanunun 30. maddesi aile ikamet izninin genel çerçevesini çizerken, 31. madde başvuru şartlarını, 32. madde başvuru prosedürünü, 33. madde izin süresini ve 34. madde ise izin sahiplerinin haklarını düzenlemektedir. Bu maddelerin yanı sıra, YUKK'un 38. maddesi de aile ikamet izni sahipleri için kritik öneme sahiptir. Bu madde, en az 3 yıl kesintisiz ikamet şartını sağlayan yabancıların Türk vatandaşlığına başvuru hakkını düzenlemektedir.
Kanuni düzenlemenin detayları Aile İkamet İzinleri Hakkında Uygulama Yönetmeliği ile somutlaştırılmıştır. Bu yönetmelik, kanunda yer alan genel hükümlerin nasıl uygulanacağını, hangi belgelerin isteneceğini, başvuru prosedürlerinin nasıl işleyeceğini ve değerlendirme kriterlerinin neler olduğunu ayrıntılı olarak düzenlemektedir.
Aile ikamet izni düzenlemesi, Türkiye'nin uluslararası yükümlülükleri ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8. maddesi kapsamında korunan aile yaşamına saygı hakkı ile de uyumlu olarak tasarlanmıştır. Bu bağlamda, yabancıların aile birliği kurma ve sürdürme hakları korunurken, aynı zamanda devletin kamu düzeni ve güvenliği ile ilgili meşru menfaatleri de gözetilmektedir.
İzin Türü ve Kapsamı
Aile ikamet izni, ikamet izni türleri arasında özel bir konuma sahiptir. Bu izin türü, yabancıların Türkiye'de aile bağları nedeniyle kalabilmelerini sağlayan temel hukuki araçtır. İzin kapsamında yer alan kişiler şunlardır:
- Türk vatandaşı ile evli olan yabancılar
- Türkiye'de yasal ikamet izni bulunan yabancıların eşleri
- Bu kişilerin 18 yaşını doldurmamış müşterek veya bağımlı çocukları
- Uluslararası koruma statüsü sahiplerinin aile bireyleri
Aile ikamet izni, destekleyici kişi kavramı üzerine inşa edilmiştir. Destekleyici kişi, Türk vatandaşı veya Türkiye'de yasal ikamet izni bulunan yabancı olabilir. Bu kişinin, başvuru sahibi yabancının Türkiye'deki kalışını destekleyecek maddi ve hukuki şartları taşıması gerekmektedir.
İzin türünün kapsamı, sadece fiziksel olarak Türkiye'de bulunma hakkı sağlamakla sınırlı değildir. Aile ikamet izni sahipleri, belirli haklar ve yükümlülükler çerçevesinde Türkiye'de yaşam kurabilirler. Bu haklar arasında eğitim hakkı, sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı ve belirli şartlar altında çalışma izni alma hakkı bulunmaktadır.
Aile ikamet izni, geçici koruma veya uluslararası koruma statüleri ile karıştırılmamalıdır. Bu izin türü, tamamen aile bağları temelinde verilen ve belirli şartların sürekli olarak sağlanmasını gerektiren bir izin türüdür. İzin sahiplerinin Türkiye dışında 180 günden fazla kalması durumunda izin iptal edilebilir.
İzin türünün bir diğer önemli özelliği, uzun dönem ikamet iznine geçiş için basamak oluşturmasıdır. Aile ikamet izni ile 3 yıl boyunca kesintisiz ikamet eden yabancılar, daha geniş haklar sağlayan uzun dönem ikamet izni için başvuruda bulunabilirler.
Kanuni düzenleme, aile ikamet izninin kötüye kullanımını önlemek amacıyla çeşitli güvenceler de içermektedir. Özellikle sahte evlilik veya anlaşmalı evlilik durumlarında izin reddedilebilir veya iptal edilebilir. Bu bağlamda, Göç İdaresi Başkanlığı titiz bir inceleme süreci yürütmekte ve evliliğin gerçekliğini çeşitli yöntemlerle denetlemektedir.
Başvuru Şartları ve Destekleyici Kriterleri
Aile ikamet izni başvurusunun başarılı olabilmesi için hem başvuru sahibi yabancının hem de destekleyici kişinin belirli şartları taşıması gerekmektedir. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ve ilgili yönetmelikler, bu şartları detaylı bir şekilde düzenlemiştir.
Temel Şartlar
Aile ikamet izni başvurusunda bulunabilmek için öncelikle aile bağının varlığı ispatlanmalıdır. Bu bağ, Türk vatandaşı ile yapılan evlilik, yasal ikamet izni bulunan yabancı ile kurulan aile bağı veya uluslararası koruma statüsü sahibi ile olan aile ilişkisi şeklinde olabilir.
Başvuru sahibinin aile bireyleriyle birlikte yaşama niyetinde olması temel şartlardan biridir. Bu niyetin gerçek olması ve sadece ikamet izni almak amacıyla kurgulanmış bir durum olmaması kritik önem taşır. Göç İdaresi, evliliğin gerçekliğini titizlikle denetler ve gerektiğinde ev ziyaretleri ile mülakat yaparak durumu değerlendirir.
Başvuru sahibinin kamu düzenine veya kamu güvenliğine tehdit oluşturmaması da zorunlu şartlar arasındadır. Bu kapsamda, başvuru sahibinin geçmişte işlediği suçlar, güvenlik soruşturması sonuçları ve Türkiye'deki davranışları değerlendirmeye alınır.
Genel sağlık sigortasına sahip olma şartı, başvuru sahibinin Türkiye'de sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi ve devlet üzerindeki mali yükün azaltılması amacıyla getirilmiştir. Bu sigorta, başvuru sahibini ve varsa bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerini kapsamalıdır.
Destekleyici Kişi Gereksinimleri
Destekleyici kişi, aile ikamet izni başvurusunun temelini oluşturan ve başvuru sahibinin Türkiye'deki yasal durumunu güvence altına alan kişidir. Türk vatandaşı eş veya yasal ikamet izni bulunan yabancı bu rolü üstlenebilir.
Destekleyici kişinin en az 1 yıllık yasal ikamet iznine sahip olması gerekmektedir. Bu şart, Türk vatandaşları için geçerli değildir ancak yabancı destekleyiciler için zorunludur. Bu süre, destekleyici kişinin Türkiye'deki durumunun istikrarlı olduğunu gösterir.
Son 5 yıl içinde aile düzenine karşı işlenmiş herhangi bir suçtan hüküm giymemiş olmak şartı, destekleyici kişinin güvenilirliğini teyit etmek amacıyla aranır. Bu kapsamda özellikle aile içi şiddet, çocuk istismarı, zorla evlendirme gibi suçlar değerlendirilir.
Destekleyici kişinin uygun barınma şartlarına sahip olması da gereklidir. Bu şart, aile bireylerinin insanca yaşayabilecekleri bir konut ortamının varlığını ifade eder. Konutun büyüklüğü, hijyen şartları ve yaşam standartları bu kapsamda değerlendirilir.
Gelir ve Sigorta Şartları
Destekleyici kişinin düzenli ve yeterli gelire sahip olması aile ikamet izni başvurusunun en kritik şartlarından biridir. Bu gelir, kişi başına asgari ücretin 1/3'ünden az olmamalıdır. Gelir hesaplamasında destekleyici kişi ve bakmakla yükümlü olduğu tüm aile bireyleri dikkate alınır.
Gelir şartının ispatlanması için maaş bordroları, SGK hizmet dökümü, vergi beyannamesi, banka hesap özetleri gibi belgeler sunulmalıdır. Serbest meslek sahipleri için gelir beyannamesi ve vergi dairesi kayıtları önem taşır.
Genel sağlık sigortasına sahip olmak ve aile fertlerini de kapsaması şartı, hem destekleyici kişi hem de başvuru sahibi için geçerlidir. Bu sigorta, Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesindeki GSS veya özel sağlık sigortası şeklinde olabilir.
Başvuru sahibi yabancının Türkiye dışında 180 günden fazla kalmaması da önemli bir şarttır. Bu süre aşıldığında ikamet izni iptal edilebilir veya yenileme başvurusu reddedilebilir. Bu nedenle yabancıların yurt dışı seyahatlerini bu süreyi aşmayacak şekilde planlamaları gerekmektedir.
Tüm bu şartların eksiksiz olarak yerine getirilmesi, aile ikamet izni başvurusunun olumlu sonuçlanması için kritik önem taşır. Göç İdaresi, başvuru değerlendirmesi sırasında bu şartları titizlikle kontrol eder ve eksiklik tespit edilmesi halinde başvuruyu reddedebilir.
Başvuru Süreci ve Gerekli Belgeler
Aile ikamet izni başvuru süreci, Göç İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenen standart prosedürler çerçevesinde yürütülmektedir. Bu süreç, başvuru sahiplerinin doğru belgelerle ve uygun prosedürü takip ederek başvurularını tamamlamalarını sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.
E-İkamet Sistemi
Aile ikamet izni başvuruları, e-ikamet sistemi üzerinden elektronik ortamda başlatılmaktadır. Göç İdaresi Başkanlığı'nın online başvuru platformu olan bu sistem, başvuru sahiplerinin 7/24 erişim imkânı sunarak sürecin ilk adımını oluşturmaktadır.
E-ikamet sistemine başvuru yapmak için öncelikle sistem üzerinde kullanıcı hesabı oluşturulması gerekmektedir. Hesap oluşturma işlemi sırasında geçerli pasaport bilgileri ve iletişim bilgileri doğru bir şekilde girilmelidir. Sistem üzerinden yapılan başvurularda aşağıdaki bilgiler zorunlu olarak doldurulmalıdır:
- Başvuru sahibinin kişisel bilgileri
- Destekleyici kişinin kimlik ve iletişim bilgileri
- Kalış amacı ve süresi
- Türkiye'deki adres bilgileri
- Gelir durumu ve sigorta bilgileri
E-ikamet sistemi üzerinden yapılan ön başvuru işlemi tamamlandıktan sonra, sistem tarafından başvuru numarası ve randevu tarihi otomatik olarak belirlenmektedir. Bu bilgiler, başvuru sahibinin kayıtlı e-posta adresine gönderilmekte ve sonraki aşamalar için referans teşkil etmektedir.
Başvuru Belgeleri
Aile ikamet izni başvurusu için hazırlanması gereken belgeler, başvuru türüne ve başvuru sahibinin durumuna göre değişiklik gösterebilmektedir. Temel belgeler şunlardır:
Başvuru Sahibine İlişkin Belgeler:
- Duly doldurulmuş başvuru formu
- Geçerli pasaport (en az 60 gün geçerlilik süresi)
- Biyometrik fotoğraf (son 6 ay içinde çekilmiş)
- Vize veya giriş damgası
- Adres kayıt belgesi
- Sağlık sigortası poliçesi
Destekleyici Kişiye İlişkin Belgeler:
- Türk vatandaşı ise nüfus kayıt örneği
- Yabancı ise geçerli ikamet izni
- Gelir durumunu gösterir belgeler (maaş bordrosu, SGK hizmet dökümü, vergi levhası)
- Konut kira sözleşmesi veya tapu senedi
- Evlilik cüzdanı (eş için başvuru yapılıyorsa)
Aile Bağını Gösteren Belgeler:
- Evlilik cüzdanı ve apostil/konsolosluk tasdiki
- Doğum belgesi (çocuklar için)
- Velayet belgesi (gerekli hallerde)
- Nüfus kayıt örneği veya aile durum belgesi
Tüm yabancı belgeler, apostil veya konsolosluk tasdiki ile birlikte yeminli tercüman tarafından Türkçe'ye çevrilmiş olmalıdır. Belgelerin asılları ile birlikte noter tasdikli suretlerinin de hazırlanması gerekmektedir.
İl Göç İdaresi Süreci
E-ikamet sistemi üzerinden ön başvuru tamamlandıktan sonra, belirlenen randevu tarihinde İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne bizzat başvuru yapılması zorunludur. Bu aşamada başvuru sahibi ve destekleyici kişinin birlikte müdürlüğe gitmesi gerekmektedir.
İl Göç İdaresi'ndeki işlemler şu aşamalardan oluşmaktadır:
Belge Kontrolü ve Teslimi: Hazırlanan tüm belgeler, görevliler tarafından kontrol edilmekte ve eksik veya hatalı belge tespit edilmesi halinde başvuru işlemi durdurulmaktadır. Belge kontrolü sırasında özellikle biyometrik fotoğraf standartlarına uygunluk ve belgelerin güncelliği titizlikle incelenmektedir.
Mülakat Süreci: Başvuru sahibi ve destekleyici kişi ile ayrı ayrı veya birlikte mülakat yapılabilmektedir. Bu mülakatlarda aile bağının gerçekliği, birlikte yaşama niyeti ve başvuru gerekçeleri sorgulanmaktadır. Özellikle evlilik temelli başvurularda, evliliğin gerçekliğini teyit etmeye yönelik detaylı sorular yöneltilebilmektedir.
Tahkikat ve İnceleme: Gerekli görülen hallerde, başvuru sahibinin ve destekleyici kişinin beyan ettikleri adresler ziyaret edilebilmekte, komşulardan bilgi alınabilmekte ve aile birlikteliğinin gerçekliği araştırılabilmektedir. Bu tahkikat süreci, özellikle sahte evlilik şüphesi bulunan durumlarda detaylı olarak yürütülmektedir.
Karar Süreci: Tüm incelemeler tamamlandıktan sonra, başvuru hakkında olumlu veya olumsuz karar verilmektedir. Olumlu karar verilmesi halinde, aile ikamet izni en fazla 2 yıl süreyle düzenlenmektedir. İzin süresi, destekleyici kişinin ikamet izni süresini geçemez ve başvuru sahibinin durumuna göre daha kısa süreyle de verilebilir.
Başvuru süreci ortalama 30-60 gün arasında tamamlanmakta olup, karmaşık durumlar ve ek inceleme gerektiren hallerde bu süre uzayabilmektedir. Başvuru sonucunda verilen kararlar, başvuru sahibine yazılı olarak tebliğ edilmekte ve olumsuz kararlara karşı 60 gün içinde idari yargı yoluna başvuru hakkı bulunmaktadır.
Haklar ve Sınırlamalar
Aile ikamet izni sahipleri, Türkiye'de yasal olarak ikamet etme hakkının yanı sıra çeşitli sosyal ve ekonomik haklardan yararlanabilirken, belirli sınırlamalar da bulunmaktadır. Bu bölümde, aile ikamet izni sahiplerinin sahip olduğu haklar, çalışma izni durumu ve vatandaşlık başvuru süreci detaylı olarak ele alınmaktadır.
İzin Sahiplerinin Hakları
Aile ikamet izni sahipleri, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında çeşitli temel haklardan yararlanma imkânına sahiptir. Bu haklar, yabancıların Türkiye'de sosyal hayata entegrasyonunu kolaylaştırmak ve aile birliğini korumak amacıyla düzenlenmiştir.
Eğitim hakkı kapsamında, aile ikamet izni sahibi yabancıların çocukları devlet okullarına kayıt yaptırabilir ve Türk vatandaşları ile eşit şartlarda eğitim hizmetlerinden yararlanabilir. Bu hak, çocukların toplumsal entegrasyonu açısından kritik öneme sahiptir.
Sağlık hizmetlerine erişim konusunda, genel sağlık sigortası kapsamında bulunan aile ikamet izni sahipleri, Türkiye'deki sağlık hizmetlerinden yararlanabilir. Sigorta primlerinin düzenli ödenmesi koşuluyla, acil durumlar dahil olmak üzere tüm sağlık hizmetlerine erişim sağlanır.
Sosyal güvenlik hakları açısından, aile ikamet izni sahipleri çalışma izni aldıktan sonra Sosyal Güvenlik Kurumu'na kayıt yaptırabilir ve sosyal güvenlik haklarından yararlanabilir. Bu kapsamda emeklilik, malullük ve ölüm sigortası gibi uzun vadeli sigorta kollarından da faydalanma imkânı bulunur.
Hareket özgürlüğü bakımından, aile ikamet izni sahipleri Türkiye sınırları içerisinde serbestçe seyahat edebilir ve ikamet yeri değiştirebilir. Ancak adres değişikliklerinin ilgili makamlara bildirilmesi yasal bir zorunluluktur.
Çalışma İzni Durumu
Aile ikamet izni, otomatik olarak çalışma hakkı sağlamaz. Çalışma izni için ayrı bir başvuru süreci gereklidir ve bu süreçte belirli şartların yerine getirilmesi zorunludur.
En az 1 yıl ikamet şartı, çalışma izni başvurusu için temel gereksinimdir. Aile ikamet izni sahibi yabancılar, Türkiye'de kesintisiz olarak en az bir yıl ikamet ettikten sonra çalışma izni başvurusunda bulunabilir. Bu süre, yabancının Türkiye'deki durumunun istikrarlı hale gelmesi ve toplumsal entegrasyonun sağlanması amacıyla öngörülmüştür.
Çalışma izni başvurusu, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yapılır ve başvuru sırasında işveren desteği gereklidir. İşverenin, yabancı çalışan istihdam etmek için gerekli şartları taşıması ve ilgili izinlere sahip olması zorunludur.
Çalışma izni türleri açısından, aile ikamet izni sahipleri genellikle belirli işveren ve işyeri ile sınırlı çalışma izni alabilir. Ancak belirli şartların yerine getirilmesi halinde, işveren değişikliği yapabilme imkânı da bulunmaktadır.
Çalışma izni olmadan çalışmak, hem yabancı hem de işveren açısından ciddi yaptırımlar doğurur. Bu durumda ikamet izninin iptali ve sınır dışı edilme riski bulunmaktadır.
Vatandaşlık Başvurusu
Aile ikamet izni sahipleri, belirli şartları yerine getirdikten sonra Türk vatandaşlığına başvuru hakkına sahiptir. Bu süreç, 6458 sayılı Kanun'un 38. maddesi ve 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu hükümleri çerçevesinde yürütülür.
En az 3 yıl kesintisiz ikamet şartı, vatandaşlık başvurusu için temel gereksinimdir. Bu süre boyunca yabancının Türkiye dışında toplam 180 günden fazla kalmaması gerekir. Kesintisiz ikamet şartının sağlanması, başvurunun kabul edilebilirliği açısından kritik öneme sahiptir.
Vatandaşlık başvurusu sürecinde, başvuru sahibinin Türkçe yeterlilik belgesi sunması gerekir. Bu belge, Türkçe Yeterlik Sınavı'ndan alınabileceği gibi, belirli eğitim kurumlarından alınan sertifikalar da kabul edilmektedir.
Mali yeterlilik şartı kapsamında, başvuru sahibinin kendisini ve bakmakla yükümlü olduğu kişileri geçindirebilecek düzenli gelire sahip olması gerekir. Bu gelirin kaynağının yasal olması ve belgelenebilir olması zorunludur.
Güvenlik soruşturması sürecinde, başvuru sahibinin kamu düzeni ve güvenliği açısından tehdit oluşturmadığı değerlendirilir. Bu kapsamda adli sicil kaydı, güvenlik soruşturması ve gerekli görülmesi halinde mülakat yapılabilir.
Uzun dönem ikamet izni alternatifi olarak, 3 yıl boyunca kesintisiz ikamet eden yabancılar, vatandaşlık yerine uzun dönem ikamet izni başvurusunda da bulunabilir. Bu izin türü, vatandaşlığa geçmek istemeyen ancak Türkiye'de kalıcı olarak yaşamak isteyen yabancılar için uygun bir seçenektir.
Vatandaşlık başvuru süreci ortalama 6-12 ay sürmekte olup, başvuru sonucunda olumlu karar alınması halinde yemin töreni ile Türk vatandaşlığı kazanılmaktadır. Olumsuz karar alınması durumunda ise idari yargı yoluna başvuru hakkı bulunmaktadır.
Yargı Kararları ve Hukuki Değerlendirmeler
Aile ikamet izni uygulamasında karşılaşılan hukuki sorunlar ve uyuşmazlıklar, Türk idari yargısının önemli konularından birini oluşturmaktadır. Bu alanda verilen yargı kararları, hem uygulama pratiğini şekillendirmekte hem de hak sahiplerinin yasal yollarını belirlemektedir.
Danıştay 10. Daire Kararları
Danıştay 10. Daire, yabancıların ikamet izinleri konusunda verdiği kararlarla içtihat oluşturan en yetkili yargı organıdır. Bu alanda verilen önemli kararlar, aile ikamet izni uygulamasının hukuki çerçevesini netleştirmektedir.
Danıştay 10. Daire 2016/594 E., 2021/4945 K. sayılı kararı, aile ikamet izninden kısa dönem ikamet iznine geçiş konusunda önemli bir içtihat oluşturmuştur:
Moldova uyruklu olan davacının ikamet izin talebinin reddine ilişkin İstanbul Valiliğinin işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. 6458 sayılı Kanun'un 22. maddesi uyarınca aile ikamet izninden kısa dönem ikamet iznine geçişlerde valiliğe başvuruda bulunmasında hukuki engel bulunmadığı, davalı idarece başvurunun esası yönünden incelenerek işlem tesis edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu karar, evlilik birliğinin sona ermesi durumunda yabancı eşin hukuki durumunun nasıl değerlendirileceği konusunda önemli bir rehber niteliği taşımaktadır. Özellikle boşanma sürecinde olan yabancı eşlerin, aile ikamet izninden farklı bir ikamet izni türüne geçiş yapabilme imkanının bulunduğunu ortaya koymaktadır.
Danıştay'ın diğer önemli kararları arasında Moldova uyruklu davacının kısa dönem ikamet izni başvurusunun reddine ilişkin 2016/938 E., 2021/4947 K. sayılı kararı bulunmaktadır. Bu kararda, yurda giriş yasağının kaldırılması ve aile ikamet izni verilmesi durumunda, özel meşruhatlı vize şartının aranamayacağı sonucuna varılmıştır.
Ret ve İptal Durumları
Aile ikamet izni başvurularının reddedilmesi veya mevcut izinlerin iptal edilmesi durumlarında, 6458 sayılı Kanun'un 25. maddesi kritik önem taşımaktadır. Bu madde uyarınca, Türkiye içinden yapılan ikamet izni talebinin reddi, iptali ve uzatılmamasına ancak ilgili Valiliklerin karar verebileceği düzenlenmiştir.
Bu düzenleme, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'nün bu hususta yetkisinin bulunmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Danıştay 10. Daire'nin 2016/106 E., 2021/4941 K. sayılı kararında bu husus net bir şekilde belirtilmiştir.
Aile ikamet izni iptal edilebilecek temel durumlar şunlardır:
- Anlaşmalı evlilik (sahte evlilik) tespiti
- Aile bağının sona ermesi
- Kamu düzeni veya güvenliği açısından tehdit oluşturma
- 180 günden fazla Türkiye dışında kalma
- Destekleyici kişinin şartlarını kaybetmesi
Danıştay kararları, özellikle anlaşmalı evlilik tespitinde somut delillerin varlığının arandığını göstermektedir. Gürcistan uyruklu davacının aile ikamet izni uzatma başvurusunun reddedilmesine ilişkin 2016/670 E., 2021/2316 K. sayılı kararda, eşlerin birlikte yaşamadığının tutanaklarla belgelendiği durumlarda iptal işleminin hukuka uygun olduğu belirtilmiştir.
İdari Yargı Süreci
Aile ikamet izni başvurusunun reddedilmesi, mevcut iznin iptal edilmesi veya uzatma talebinin reddedilmesi durumlarında, hak sahipleri 60 gün içinde idare mahkemesinde dava açma hakkına sahiptir.
İdari yargı sürecinde dikkat edilmesi gereken önemli hususlar:
- İlk derece yargı: İl idare mahkemeleri yetkilidir
- Temyiz süreci: Danıştay 10. Daire'ye başvuru yapılabilir
- Yürütmenin durdurulması: Acil durumlarda talep edilebilir
- Vekalet zorunluluğu: Avukat ile temsil edilme gereklidir
Ancak 6458 sayılı Kanun'un 53. maddesi 3. fıkrası gereği, sınır dışı etme kararlarına karşı temyiz yolunun kapalı olduğu unutulmamalıdır. Bu durum, sınır dışı etme işlemi ile birlikte ikamet izninin iptal edildiği durumlarda özel önem taşımaktadır.
Danıştay'ın 2016/522 E., 2021/4454 K. sayılı kararında, izinsiz çalışma gerekçesiyle sınır dışı edilen Rusya uyruklu davacının durumu incelenmiş, kesinleşen sınır dışı etme işlemine dayalı olarak ikamet izninin iptalinin hukuka uygun olduğuna karar verilmiştir.
Aile ikamet izni, Türkiye'de yaşayan yabancı uyrukluların aile birliği hakkını kullanabilmeleri için kritik öneme sahip bir hukuki enstrümandır. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu çerçevesinde düzenlenen bu izin türü, hem başvuru sahipleri hem de Türk vatandaşı eşler için önemli haklar ve yükümlülükler doğurmaktadır.
Başvuru sürecinde e-ikamet sistemi üzerinden yapılan işlemler, destekleyici kişinin yeterli gelir ve sigorta şartlarını sağlaması, evliliğin gerçekliğinin titizlikle denetlenmesi gibi unsurlar, sistemin güvenilirliğini sağlamaktadır. Danıştay kararları ış