Sosyal Medya Kazancı Vergilendirme

Sosyal Medya Kazancı Vergilendirme

Sosyal medya fenomenleri ve içerik üreticilerinin kazançları artık Türk vergi sistemi kapsamında detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu rehber, influencerların vergi yükümlülüklerini, istisna koşullarını ve uygulanacak vergi oranlarını kapsamlı bir şekilde açıklamaktadır. Dijital çağın getirdiği yeni kazanç modellerine uygun vergi düzenlemeleri hakkında bilmeniz gereken her şey bu makalede.

Yasal Düzenleme ve İstisna Kapsamı

Sosyal medya içerik üreticilerinin ve dijital platform geliştiricilerinin vergilendirilmesi konusunda Türkiye'de kapsamlı bir yasal çerçeve oluşturulmuştur. Bu düzenlemeler, dijital ekonominin hızla büyümesi ve sosyal medya fenomenlerinin artan kazançları karşısında vergi sisteminin modernizasyonu amacıyla hayata geçirilmiştir.

7338 Sayılı Kanun Düzenlemeleri

7338 sayılı Kanun, 26 Ekim 2021 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak sosyal içerik üreticiliği alanında çığır açan bir düzenleme olmuştur. Bu kanun ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'na mükerrer 20/B maddesi eklenerek, sosyal içerik üreticilerinin ve mobil uygulama geliştiricilerinin kazançları gelir vergisi istisnası kapsamına alınmıştır.

İlk düzenleme ile sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden içerik paylaşan sosyal içerik üreticilerinin kazançları ve akıllı telefon veya tablet gibi mobil cihazlar için uygulama geliştirenlerin elektronik uygulama paylaşım ve satış platformları üzerinden elde ettikleri kazançlar 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren istisna kapsamına girmiştir.

7491 sayılı Kanun ile 28 Aralık 2023 tarihinde yapılan değişiklik, istisna kapsamını önemli ölçüde genişletmiştir. Bu torba yasa ile internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden metin, görüntü, ses, video gibi içerikler paylaşan sosyal içerik üreticilerinin kazançları da 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren istisna kapsamına dahil edilmiştir.

Ayrıca, bu ortamlar üzerinden verilen bireysel kurs, eğitim, veri işleme ve geliştirme, ürün tanıtımı gibi hizmetlerden elde edilen kazançlar da aynı tarihten itibaren istisna kapsamında değerlendirilmeye başlanmıştır.

İstisna Belgesi Alma Zorunluluğu

İstisnadan faydalanabilmek için mükelleflerin ikametgah yerindeki tarha yetkili vergi dairesinden "193 Sayılı Kanunun Mükerrer 20/B Maddesi Uygulamasına İlişkin İstisna Belgesi" almaları zorunludur. Bu belge olmaksızın istisna hükümlerinden yararlanmak mümkün değildir.

Başvuru süreci üç farklı yöntemle gerçekleştirilebilir:

  • Elden başvuru: Vergi dairesine şahsen gidilerek yapılan başvuru
  • Posta yoluyla başvuru: Gerekli belgelerle birlikte posta aracılığıyla yapılan başvuru
  • Dijital Vergi Dairesi: GİB'in internet sitesi (gib.gov.tr) üzerinden "Dijital Vergi Dairesi/İnteraktif Vergi Dairesi" bölümünden elektronik ortamda yapılan başvuru

Dijital Vergi Dairesi'ne giriş için e-Devlet şifresi veya mevcut vergi dairesi şifreleri kullanılabilmektedir. Bu sistem, mükelleflerin işlemlerini hızlı ve kolay bir şekilde gerçekleştirmelerine olanak sağlamaktadır.

İstisna belgesi alındıktan sonra, mükellefler Türkiye'de kurulu bankalardan birine başvurarak münhasıran bu faaliyetlere ilişkin hasılatın tahsil edileceği ayrı bir hesap açtırmalı veya mevcut hesabını bu amaçla tahsis etmelidir. Hesap açılışından veya mevcut hesabın kullanımından itibaren bir ay içinde banka bilgilerinin vergi dairesine bildirilmesi gerekmektedir.

Kapsama Giren Faaliyetler

325 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 26 Eylül 2024 tarihinde yapılan açıklamalar, istisna kapsamındaki faaliyetleri net bir şekilde tanımlamıştır. Bu tebliğ, uygulama birliğini sağlamak ve mükelleflerin karşılaştığı belirsizlikleri gidermek amacıyla yayımlanmıştır.

İstisna kapsamına giren temel faaliyet alanları şunlardır:

Sosyal İçerik Üreticiliği Faaliyetleri:

  • Sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden metin, görüntü, ses, video gibi içerik paylaşımından elde edilen reklam gelirleri
  • Sponsorluk anlaşmalarından kaynaklanan gelirler
  • Takipçilerden gelen bağışlar, hediyeler ve bahşişler
  • Ücretli abonelik sistemlerinden elde edilen gelirler
  • İnternet sayfası/sitelerinde veya dijital platformlarda içerik paylaşımından sağlanan kazançlar

Dijital Hizmet Sunumu:

  • İnternet üzerinden verilen bireysel kurs ve eğitim hizmetleri
  • Veri işleme ve geliştirme içerikleri
  • Ürün tanıtımı videoları ve içerikleri
  • Yemek tarifi paylaşımı gibi özel içerik üretimi

Mobil Uygulama Geliştiriciliği:

  • Elektronik uygulama paylaşım ve satış platformları üzerinden elde edilen kazançlar
  • Uygulama içi satın alma gelirler
  • Reklam gelirlerinden elde edilen kazançlar

Tebliğde "internet ve benzeri elektronik ortam" kavramı, kamuya açık internet üzerinde oluşturulan ve verilerin sayısallaştırılarak depolanması, işlenmesi, saklanması ve iletilmesinin sağlandığı ortamlar olarak tanımlanmıştır. "Hizmet sunucusu" ise internet ve benzeri elektronik ortamlarda bireysel kurs, eğitim, veri işleme ve geliştirme, ürün tanıtımı gibi hizmetleri sunan gerçek kişiler olarak açıklanmıştır.

Bu kapsamlı yasal düzenleme, dijital ekonominin dinamiklerine uygun bir vergi sistemi oluşturarak hem mükelleflerin haklarını korumakta hem de devletin vergi gelirlerini güvence altına almaktadır.

Vergi Oranları ve Sınır Tutarlar

Sosyal medya içerik üreticileri ve influencerların vergilendirilmesinde en kritik konulardan biri, uygulanacak vergi oranları ve belirlenen sınır tutarlardır. Bu düzenlemeler, içerik üreticilerinin hangi vergi rejiminden yararlanacağını ve ne kadar vergi ödeyeceğini doğrudan belirlemektedir.

Stopaj Oranları

Sosyal medya gelirlerinin vergilendirilmesinde %15 stopaj oranı temel bir uygulama haline gelmiştir. Bu oran, belirlenen sınır tutarlar dahilinde kalan gelirler için bankaların otomatik olarak uyguladığı gelir vergisi tevkifat oranıdır.

Stopaj sistemi, içerik üreticilerinin vergi yükümlülüklerini büyük ölçüde kolaylaştırmaktadır. Bankalar, sosyal medya gelirlerinin yatırıldığı hesaplar üzerinden %15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapmakta ve bu tutarları doğrudan vergi dairesine aktarmaktadır. Bu sistem sayesinde, sınır tutarlar dahilinde kalan içerik üreticileri herhangi bir beyanname verme yükümlülüğü altında kalmamaktadır.

Stopaj kesintisi, gelirlerin hesaba aktarıldığı tarih itibarıyla yapılmaktadır. Bu vergi kesintisi nihai vergi niteliğinde olup, başka gelirlerden mahsup edilememektedir. Dolayısıyla içerik üreticileri için bu oran, elde ettikleri gelir üzerinden ödemeleri gereken kesin vergi tutarını ifade etmektedir.

Gelir Vergisi Dilimleri

Sosyal medya gelirlerinin belirlenen sınır tutarları aşması durumunda, %15-%40 arası dilimli tarife uygulanmaktadır. Bu durumda içerik üreticileri, Gelir Vergisi Kanunu'nda öngörülen artan oranlı vergi tarifesine tabi olmaktadır.

Gelir vergisi dilimleri şu şekilde uygulanmaktadır:

  • 32.000 TL'ye kadar olan gelirler: %15 oranında vergilendirilmektedir
  • 70.000 TL'ye kadar olan kısım: %20 oranında vergilendirilmektedir
  • 250.000 TL'ye kadar olan kısım: %27 oranında vergilendirilmektedir
  • 880.000 TL'ye kadar olan kısım: %35 oranında vergilendirilmektedir
  • 880.000 TL'yi aşan kısım: %40 oranında vergilendirilmektedir

Sınır tutarı aşan içerik üreticileri, yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek zorundadır. Bu durumda bankaların kestiği %15'lik stopaj tutarları, hesaplanan gelir vergisinden düşülmekte ve kalan tutar Mart ve Temmuz aylarında iki eşit taksitte ödenmektedir.

Yıllık Sınır Tutarları

Sosyal medya gelirlerinin vergilendirilmesinde en önemli kriter, yıllık sınır tutarlarıdır. Bu tutarlar, içerik üreticilerinin hangi vergi rejiminden yararlanacağını belirlemektedir.

2024 yılı için 3 milyon TL sınırı belirlenmiştir. Bu tutara kadar olan gelirler, sadece %15 stopaj oranına tabi tutulmakta ve içerik üreticileri herhangi bir ek vergi yükümlülüğü altında kalmamaktadır. Bu sınır tutar, yeniden değerleme oranında artırılarak güncellenmiştir.

2025 takvim yılı için 4.300.000 TL olarak belirlenen istisna tutarı sınırı, enflasyon ve ekonomik koşullar dikkate alınarak yeniden düzenlenmiştir. Bu artış, içerik üreticilerinin daha geniş bir gelir aralığında basitleştirilmiş vergi sisteminden yararlanabilmesini sağlamaktadır.

Sınır tutarların belirlenmesinde, Gelir Vergisi Kanunu'nun 103. maddesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarlar esas alınmaktadır. Bu yaklaşım, vergi sisteminin genel yapısıyla uyumlu bir düzenleme sağlamaktadır.

Yıllık kazancın belirlenen sınır tutarları aşması durumunda, içerik üreticileri o yıl için istisnadan yararlanamamaktadır. Bu durumda kazançların tamamı yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmekte ve dilimli tarifeye göre vergilendirilmektedir.

Sınır tutarların takip edilmesi, bankalar tarafından otomatik olarak yapılmaktadır. Hesaplara aktarılan hasılat tutarları sürekli izlenmekte ve yıllık toplam belirlenen sınırı aştığında ilgili vergi dairesine bildirim yapılmaktadır.

Bu düzenleme, küçük ölçekli içerik üreticilerinin vergi yükümlülüklerini minimize ederken, büyük gelir elde eden influencerların vergi sistemine tam olarak dahil olmalarını sağlamaktadır. Böylece hem vergi adaleti korunmakta hem de dijital ekonominin gelişimi desteklenmektedir.

KDV Yükümlülüğü ve Ticari Kazanç Niteliği

Sosyal medya içerik üreticilerinin elde ettikleri gelirlerin vergilendirilmesinde en karmaşık konulardan biri, bu gelirlerin Katma Değer Vergisi (KDV) açısından nasıl değerlendirileceği ve hangi durumlarda KDV yükümlülüğü doğacağıdır. İçerik üreticilerinin kazançlarının ticari niteliği, KDV uygulaması açısından belirleyici rol oynamaktadır.

KDV İstisnası Koşulları

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu madde 1 uyarınca, ticari kazanç elde eden mükellefler KDV'ye tabi tutulmaktadır. Ancak sosyal medya içerik üreticileri için özel düzenlemeler getirilmiştir. KDV Kanunu 17/4-a maddesi kapsamında, Gelir Vergisi Kanunu mükerrer 20/B maddesi kapsamında vergilendirilen kazançlara konu teslim ve hizmetler KDV'den istisna edilmiştir.

Bu istisna düzenlemesi, sosyal medya içerik üreticilerinin belirli koşulları sağlaması halinde KDV yükümlülüğünden muaf tutulmasını sağlamaktadır. İstisnanın uygulanabilmesi için:

  • İçerik üreticisinin istisna belgesi almış olması
  • Gelirlerini münhasıran belirlenen banka hesabı aracılığıyla tahsil etmesi
  • Yıllık kazancının belirlenen sınır tutarları aşmaması

Bu koşulların tamamının sağlanması durumunda, içerik üreticilerinin faaliyetleri KDV'den istisna kapsamında değerlendirilmektedir.

Ticari Kazanç Değerlendirmesi

Sosyal medya platformlarından elde edilen gelirler, ticari kazanç niteliğinde kabul edilmektedir. Bu değerlendirme, içerik üreticilerinin herhangi bir fiziksel mal satışı yapmasa bile, dijital ortamda sürekli ve organize bir şekilde gelir elde etmeleri nedeniyle yapılmaktadır.

Ticari kazanç niteliğinin belirlenmesinde önemli kriterler:

  • Faaliyetin süreklilik arz etmesi
  • Organize bir yapı içerisinde yürütülmesi
  • Kar elde etme amacının bulunması
  • Belirli bir izleyici kitlesine sahip olunması

Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı'nın 16.03.2016 tarihli özelgesinde, sosyal medya hesaplarında ticari organizasyon içerisinde devamlı reklam hizmeti veren gerçek kişilerin ticari kazanç açısından gelir vergisi mükellefi olmaları gerektiği açıkça belirtilmiştir.

Bu nitelendirme, içerik üreticilerinin 40.000 TL istisna uygulanamaz durumunu da beraberinde getirmektedir. Arızi kazanç istisnası yalnızca tesadüfi ve süreklilik arz etmeyen kazançlar için geçerli olduğundan, influencer kazançları bu kapsamda değerlendirilmemektedir.

Reklam Geliri Niteliği

Sosyal medya içerik üreticilerinin elde ettikleri gelirlerin büyük bir kısmı reklam geliri niteliğindedir. Bu gelirler çeşitli şekillerde elde edilebilmektedir:

  • Sponsorlu içerik paylaşımları
  • Marka işbirlikleri
  • Ürün tanıtımları
  • Affiliate marketing gelirleri
  • Platform reklam gelir paylaşımları

2025 yılı itibariyle %20 KDV oranı sponsorlu içerikler ve platform satışlarından elde edilen gelirlere uygulanmaktadır. Bu oran, TikTok ve Instagram gibi platformlarda içerik üreticilerinin sponsorlu içeriklerinden ve platform üzerinden yapılan satışlardan elde ettikleri gelirler için geçerlidir.

Ancak burada önemli bir ayrım yapılması gerekmektedir. Sosyal medya içerik üreticileri herhangi bir mal veya hizmet satmadan gelir elde ettikleri durumlarda KDV'den muaf tutulmaktadır. Bu durum, yalnızca içerik paylaşımı yaparak platform algoritması üzerinden gelir elde eden içerik üreticileri için geçerlidir.

Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği gereğince, influencerlar reklamlarında mutlaka "sponsorlu" olduğunu belirtmek zorundadır. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi, hem ticari mevzuat hem de vergi mevzuatı açısından sorunlara yol açabilmektedir.

KDV yükümlülüğünün doğması durumunda, içerik üreticilerinin 7 gün içerisinde KDV'li fatura düzenlemeleri gerekmektedir. Bu sürenin aşılması halinde vergi usul suçu kapsamında cezai yaptırımlarla karşılaşılabilmektedir.

Sonuç olarak, sosyal medya içerik üreticilerinin KDV yükümlülüğü, elde ettikleri gelirin niteliğine ve istisna koşullarını sağlayıp sağlamadıklarına göre belirlenmektedir. İstisna kapsamında kalan içerik üreticileri KDV'den muaf tutulurken, istisna dışında kalanlar ticari faaliyet kapsamında KDV yükümlüsü olmaktadır.

Banka Hesabı Zorunluluğu ve Stopaj Uygulaması

Sosyal medya içerik üreticilerinin vergi yükümlülüklerinin düzgün bir şekilde yerine getirilmesi için getirilen en önemli düzenlemelerden biri, münhasır banka hesabı açma zorunluluğu ve bu hesaplar üzerinden yapılan otomatik stopaj uygulamasıdır. Bu sistem, hem vergi tahsilatının etkinliğini artırmakta hem de içerik üreticilerinin işlemlerini kolaylaştırmaktadır.

Münhasır Hesap Açma Zorunluluğu

İstisna belgesini alan sosyal medya içerik üreticileri, Türkiye'de kurulu bankalardan birine başvurarak münhasıran bu faaliyetlere ilişkin hasılatın tahsil edileceği ayrı bir hesap açtırması zorunludur. Bu hesap yalnızca sosyal medya faaliyetlerinden elde edilen gelirlerin tahsili için kullanılmalıdır.

Mevcut hesabı bulunan içerik üreticileri, var olan hesaplarından birini bu amaçla tahsis edebilirler. Ancak bu durumda da hesabın münhasıran sosyal medya gelirlerinin tahsili için kullanılması şartı aranmaktadır. Hesap açılışından veya mevcut hesabın bu amaçla tahsisinden itibaren bir ay içinde banka bilgilerinin vergi dairesine bildirilmesi gerekmektedir.

Bu düzenlemenin temel amacı, sosyal medya gelirlerinin tek bir kanal üzerinden takip edilebilmesini sağlamaktır. Böylece vergi idaresi, içerik üreticilerinin gerçek gelir durumlarını daha kolay tespit edebilmekte ve vergi kaybının önüne geçilmektedir.

Bankaların Yükümlülükleri

476 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 2018 yılında getirilen düzenleme, internet ortamında reklam hizmeti verenlere yapılan ödemeler üzerinden stopaj kesintisi uygulamasını başlatmıştır. Bu düzenleme 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe girmiş ve sosyal medya gelirlerinin vergilendirilmesinde önemli bir adım olmuştur.

Bankalar, istisna kapsamında açılan hesaplara aktarılan hasılat tutarı üzerinden aktarım tarihi itibarıyla %15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapmakla yükümlüdürler. Bu tevkifat işlemi otomatik olarak gerçekleştirilmekte ve bankaların muhtasar beyanname ile beyan edip ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır.

Bankaların kestiği bu vergiler nihai vergi niteliğindedir ve başka gelirlerden mahsup edilemez. Bu durum, sınır tutar altında kalan içerik üreticilerinin ek vergi ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaktadır. Bankalar ayrıca, bu hesaplara yapılan tüm işlemleri vergi idaresiyle paylaşmak zorundadır.

Stopaj uygulaması yalnızca reklam ve sponsorluk durumlarında geçerlidir. Sadece izlenme sayısına göre yapılan ödemelerde stopaj kesintisi uygulanmamaktadır. Bu ayrım, gelirin niteliğine göre farklı vergilendirme yaklaşımlarının benimsendiğini göstermektedir.

Ayni Gelir Durumu

Sosyal medya içerik üreticilerinin gelirleri her zaman nakit olarak elde edilmeyebilir. Ayni olarak tahsil edilen gelirler için de özel düzenlemeler getirilmiştir. İstisna edilen faaliyetlere ilişkin gelirin ayni olarak tahsil edilmesi durumunda, tahsile konu mal veya hizmetin rayiç bedelinin hesaplanması gerekmektedir.

Bu rayiç bedel, gelirin elde edildiği ay içerisinde veya takip eden ayın ikinci iş günü bitimine kadar banka hesabına yatırılması zorunludur. Böylece ayni gelirler de nakit gelirlere dönüştürülerek aynı vergilendirme sistemine tabi tutulmaktadır.

Ayni gelir durumunda, içerik üreticisinin aldığı ürün veya hizmetin piyasa değeri üzerinden vergilendirme yapılmaktadır. Bu durum, özellikle ürün tanıtımı karşılığında hediye alan influencerlar için önem taşımaktadır. Alınan hediyenin değeri ne olursa olsun, rayiç bedeli üzerinden vergi hesaplanmakta ve bu tutar banka hesabına yatırılarak stopaj kesintisine tabi tutulmaktadır.


Sosyal medya içerik üreticiliğinin vergilendirilmesi konusunda getirilen düzenlemeler, dijital ekonominin gereksinimlerine uygun bir vergi sistemi oluşturmayı hedeflemektedir. 7338 sayılı Kanun ile başlayan süreç, 7491 sayılı Kanun ve 325 seri no.lu Tebliğ ile daha da detaylandırılmıştır.

3 milyon TL sınırına kadar olan gelirler için %15 stopaj oranı, bu alanda faaliyet gösteren küçük ölçekli içerik üreticilerini desteklerken, büyük gelir elde edenlerin dilimli tarifeye tabi tutulması vergi adaletini sağlamaktadır. Münhasır banka hesabı zorunluluğu ve otomatik stopaj sistemi, hem vergi tahsilatının etkinliğini artırmakta hem de mükelleflerin işlemlerini kolaylaştırmaktadır.

Bu düzenlemeler sayesinde sosyal medya fenomenleri, defter tutma, beyanname verme ve vesika düzenleme yükümlülüklerinden muaf tutulurken, vergi yükümlülüklerini de otomatik olarak yerine getirmektedirler. Ancak belirlenen şartlara uyulmaması durumunda vergi kaçakçılığı suçlaması ile karşılaşılabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle içerik üreticilerinin yasal düzenlemeleri yakından takip etmeleri ve vergi yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmeleri büyük önem taşımaktadır.

Yazar Görseli
Müellif

Av. Ali Haydar GÜLEÇ

Güleç Hukuk Bürosu'nda 9 yıldır yöneticilik ve avukatlık yapmaktadır.