Yurtdışında Yaşayanların Boşanma Süreci

Yurtdışında Yaşayanların Boşanma Süreci

5 milyonu aşkın Türk vatandaşının yurtdışında yaşadığı günümüzde, boşanma süreçleri karmaşık hukuki prosedürler gerektirmektedir. Yurtdışında yaşayan çiftler hem Türkiye'de hem de yaşadıkları ülkede boşanma davası açabilirken, her iki durumda da farklı hukuki gereklilikler bulunmaktadır. Bu rehber, yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının boşanma süreçlerinde karşılaştıkları tüm hukuki durumları ve çözüm yollarını detaylı olarak açıklamaktadır.

Yurtdışından Türkiye'de Boşanma Davası Açma

Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları, Türkiye'ye gelmeden boşanma davası açabilme imkanına sahiptir. Bu süreç, eşlerden birinin yerleşim yeri adresinin Türkiye'de bulunması koşuluyla mümkün olmaktadır. Yurtdışından Türkiye'de boşanma davası açma süreci, hem anlaşmalı hem de çekişmeli boşanma türlerinde farklı prosedürler gerektirmektedir.

Çekişmeli Boşanma Süreci

Çekişmeli boşanma davası, eşlerin velayet, tazminat, edinilmiş mal paylaşımı ve nafaka konularında uzlaşamadığı durumlarda açılmaktadır. Yurtdışında yaşayan kişiler için bu dava türü özellikle avantajlı olmaktadır çünkü duruşmalara katılmadan boşanma imkanı sunmaktadır.

Çekişmeli boşanma sürecinde yurtdışında yaşayan eş, avukat aracılığıyla vekalet vererek mahkemeye başvurabilmektedir. Bu durumda dava, eşin Türkiye'deki ikamet adresindeki mahkemede açılmaktadır. Örneğin, Almanya'da yaşayan bir kişi, İstanbul'daki eşi için İstanbul Aile Mahkemesinde dava açabilmektedir.

Çekişmeli boşanma davalarının en önemli dezavantajı tebligat sürecinin uzun olmasıdır. Özellikle yurtdışındaki eşe tebligat yapılması zaman alabilmekte, eşin adresi bilinmiyorsa ilanen tebligat yapılarak süreç daha da uzayabilmektedir. Bu nedenle çekişmeli boşanma davaları genellikle anlaşmalı boşanmaya göre çok daha uzun sürmektedir.

Anlaşmalı Boşanma Koşulları

Anlaşmalı boşanma davası, her iki tarafın da boşanmayı kabul ettiği ve mali konularda anlaştığı durumlarda uygulanmaktadır. Bu dava türünde tek celsede boşanma gerçekleşebilmektedir, ancak her iki eşin de mahkeme duruşmasına katılması zorunludur.

Anlaşmalı boşanma davası açabilmek için gerekli şartlar şunlardır:

  • En az 1 yıl evlilik süresi bulunması
  • Her iki tarafın da boşanmayı kabul etmesi
  • Boşanma ve mali sonuçları konusunda tam anlaşma sağlanması
  • Anlaşmalı Boşanma Protokolü hazırlanması ve hakim huzurunda beyan edilmesi

Anlaşmalı boşanma protokolünde tazminat, nafaka, velayet ve mal paylaşımı gibi tüm konularda detaylı anlaşmaya varılmış olması gerekmektedir. Bu protokol, mahkeme tarafından incelenerek onaylandıktan sonra boşanma kararı verilmektedir.

Yurtdışından gelen taraflar için duruşma tarihi önceden planlanabilmekte ve tek seferde Türkiye'ye gelerek boşanma işlemlerini tamamlayabilmektedirler. Bu durum, özellikle seyahat maliyetleri açısından önemli bir avantaj sağlamaktadır.

Mahkeme Yetkisi

Boşanma davaları Aile Mahkemelerinde görülmektedir. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemeleri yetkili olmaktadır. Mahkeme yetkisi, eşin Türkiye'deki ikamet yerine göre belirlenmektedir.

Yetkili mahkemenin belirlenmesinde şu kriterler dikkate alınmaktadır:

  • Eşin Türkiye'deki yerleşim yeri adresi
  • Her iki eşin de yurtdışında yaşaması halinde son yerleşim yeri
  • Karşı tarafın Türkiye'de yerleşim yeri bulunmaması durumunda İstanbul, Ankara veya İzmir Aile Mahkemelerinden birinde dava açılabilmesi

Yurtdışında yaşayan eşlerin Türkiye'de boşanma davası açabilmeleri için konsolosluk aracılığıyla vekaletname düzenlemeleri gerekmektedir. Bu vekaletname, Türk konsolosluklarından veya yerel noterlerden alınarak apostil ile onaylanmalıdır.

Yabancı uyruklu eşten boşanma durumunda da, taraflardan birinin Türk vatandaşı olması halinde Türkiye'de dava açılabilmektedir. Bu durumda Türk hukuku uygulanmakta ve süreç Türk mahkemelerinde yürütülmektedir.

Yurtdışından Türkiye'de boşanma davası açma süreci, doğru prosedürlerin takip edilmesi halinde etkili bir çözüm sunmaktadır. Özellikle uzman boşanma avukatı ile çalışmak, hak kaybını önlemek ve süreci hızlandırmak açısından kritik önem taşımaktadır.

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi

Yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye'de hukuki geçerlilik kazanabilmesi için tanıma ve tenfiz işlemlerinin gerçekleştirilmesi zorunludur. Bu süreç, hem Türk hukuk sisteminin korunması hem de vatandaşların hak güvenliğinin sağlanması açısından kritik öneme sahiptir.

MÖHUK Kapsamında Düzenlemeler

5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun (MÖHUK), yabancı mahkeme kararlarının Türkiye'de tanınması ve tenfizi konusunda temel hukuki çerçeveyi oluşturmaktadır. Bu kanun kapsamında tanıma ve tenfiz kavramları arasında önemli bir ayrım bulunmaktadır.

Tanıma, yabancı mahkeme kararının Türkiye'de kesin hüküm olarak kabul edilmesini ifade ederken, tenfiz ise kararın icra edilebilir hale gelmesini sağlar. Eğer boşanma kararında nafaka, velayet, tazminat gibi icra gerektiren hükümler varsa mutlaka tenfiz davası açılması gerekmektedir.

MÖHUK hükümleri çerçevesinde yabancı mahkeme kararlarının tanınması için belirli şartların yerine getirilmesi zorunludur:

  • Kararı veren mahkemenin yetkili olması
  • Kararın kesinleşmiş olması
  • Türk kamu düzenine aykırı olmaması
  • Karşılıklılık ilkesinin bulunması
  • Usuli hakların korunmuş olması

Nüfus Müdürlüğü Başvuru Süreci

Türk hukuk sisteminde yabancı mahkeme kararlarının tanınması konusunda önemli bir kolaylık Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 27/A maddesi ile getirilmiştir. 08.02.2018 tarihinden itibaren yurtdışında alınan boşanma kararları, mahkeme davası açılmaksızın doğrudan nüfus müdürlüklerine veya Türk konsolosluklarına başvurularak nüfus kütüğüne tescil edilebilmektedir.

29.04.2017 tarihli düzenleme ile Türk konsolosluklarına başvuru imkanı getirilmiş olup, bu durum yurtdışında yaşayan vatandaşlar için önemli bir kolaylık sağlamıştır. Konsolosluklar aracılığıyla yapılan başvurular, vatandaşların Türkiye'ye seyahat etme zorunluluğunu ortadan kaldırmaktadır.

25.03.2020 tarihinde yapılan kritik değişiklik ile başvuru yapabilecek kişiler konusunda önemli bir genişleme sağlanmıştır. Bu tarihten önce eşlerin birlikte başvurması gerekirken, değişiklik sonrasında:

  • Taraflardan birinin ölmüş olması halinde
  • Eşlerden birinin yabancı uyruklu olması durumunda
  • Türk vatandaşı olan tarafın tek başına başvuru yapması mümkün hale getirilmiştir

Ayrıca vekil aracılığıyla da başvuru yapılabilmekte olup, bu durum özellikle yurtdışında yaşayan vatandaşlar için büyük kolaylık sağlamaktadır.

Gerekli Belgeler

Yabancı Ülke Adli Veya İdari Makamlarınca Verilen Kararların Nüfus Kütüğüne Tescili Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesi kapsamında başvuru için gerekli belgeler şunlardır:

Temel Belgeler:

  • Başvuru formu (usulüne göre doldurulmuş)
  • Boşanma kararının aslı (orijinal belge)
  • Kararın Türkçe tercümesi (yeminli tercüman tarafından yapılmış)
  • Kesinleşme şerhi
  • Tarafların kimlik belgeleri

Onay ve Apostil İşlemleri: Yabancı resmi belgelerin Türkiye'de geçerli olabilmesi için apostil şerhi ile onaylanması zorunludur. Apostil, yabancı resmi belgenin Türkiye'de geçerli olmasını sağlayan uluslararası onay mekanizmasıdır.

Vekaletname Gereklilikleri: Vekil aracılığıyla yapılan başvurularda özel vekâletname gerekli olup, bu belgeler:

  • Türk konsolosluklarından alınabilir
  • Yerel noterlerden temin edilebilir
  • Mutlaka apostille onaylanmalıdır

Önemli Hususlar: Nüfus müdürlüklerince yapılan tescil işlemi yalnızca boşanma kararının nüfus kütüğüne işlenmesini kapsamaktadır. Nafaka, velayet gibi tenfiz hükümleri içeren kararlar için ayrıca Türk mahkemelerine başvuru yapılması gerekmektedir.

Nüfus müdürlüğü başvuruyu reddederse, taraflar mahkeme yoluyla tanıma ve tenfiz davası açabilir. Bu davalar Aile Mahkemelerinde görülür ve yetkili mahkeme, karşı tarafın Türkiye'deki yerleşim durumuna göre belirlenir. Karşı tarafın Türkiye'de yerleşim yeri yoksa İstanbul, Ankara veya İzmir Aile Mahkemelerinden birinde dava açılabilir.

Velayet ve Nafaka Kararlarının Hukuki Durumu

Yurtdışında alınan boşanma kararlarında yer alan velayet ve nafaka hükümleri, Türkiye'de geçerlilik kazanabilmesi için özel bir değerlendirme sürecinden geçmektedir. Bu süreçte Türk kamu düzeni ve uluslararası sözleşme hükümleri belirleyici rol oynamaktadır.

Yargıtay İçtihatları

Türk yargı organları, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi konusunda titiz bir inceleme yapmaktadır. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin yerleşik içtihatları bu alanda önemli kılavuzluk etmektedir.

T.C. Yargıtay 2.HUKUK DAİRESİ Esas:2004/13801 Karar:2004/15855 Karar Tarihi:27.12.2004 - Örneğin, Türk hukukunda velayet genellikle anne veya babadan birine verilir; bu nedenle, yabancı bir mahkemenin "birlikte velayet" (ortak velayet) kararı, Türk kamu düzenine aykırı olarak değerlendirilebilir ve tenfiz talebi reddedilebilir.

Bu karar, Türk hukuk sisteminin velayet konusundaki temel yaklaşımını ortaya koymaktadır. Ortak velayet kavramı Türk aile hukukunda geleneksel olarak kabul görmediğinden, bu tür kararların tanınması zorlaşmaktadır.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2020/1019 E., 2020/4306 K. sayılı kararında ise yurtdışında boşanan çiftlerin Türkiye'de açtıkları tanıma-tenfiz davası ile ilgili önemli bir içtihat bulunmaktadır. Yargıtay, boşanma kararlarının Türkiye'de geçerli olabilmesi için gerekli şartları ve prosedürleri ayrıntılı olarak açıklamaktadır.

Bu içtihatlar doğrultusunda, yabancı mahkeme kararlarının değerlendirilmesinde şu kriterler öne çıkmaktadır:

  • Çocuğun üstün yararı ilkesinin gözetilmesi
  • Türk aile hukuku temel ilkeleriyle uyumluluk
  • Kamu düzeni ile çelişki bulunmaması
  • Usuli hakların korunmuş olması

Uluslararası Sözleşmeler

Türkiye'nin taraf olduğu Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocukların Velayetinin Tesisine İlişkin Avrupa Sözleşmesi'nin 9 ve 10. maddeleri, velayet kararlarının tanıma ve tenfizinin ret sebeplerini düzenlemektedir.

Bu sözleşme kapsamında, karar sonuçlarının talep edilen devletin aile ve çocuk hukukunun temel ilkeleriyle açıkça bağdaşmaması halinde tanıma ve tenfiz isteği reddedilebilmektedir. Bu durum, özellikle farklı hukuk sistemlerinden gelen velayet kararlarının değerlendirilmesinde kritik önem taşımaktadır.

Uluslararası sözleşme hükümleri çerçevesında değerlendirilen temel unsurlar:

  • Çocuğun fiziki ve psikolojik güvenliği
  • Eğitim ve gelişim imkanları
  • Kültürel ve dini kimlik korunması
  • Aile bağlarının sürdürülmesi

Kamu Düzeni Denetimi

Türk mahkemeleri, yabancı mahkeme kararlarını değerlendirirken kamu düzeni denetimi yapmaktadır. Bu denetim, Türk hukuk sisteminin temel değerleri ve ilkeleriyle çelişen kararların tanınmasını engellemektedir.

Nafaka kararları açısından kamu düzeni denetimi şu alanlarda yoğunlaşmaktadır:

  • Nafaka miktarının makul sınırlar içinde olması
  • Ödeme süresinin Türk hukukuna uygun olması
  • Nafaka yükümlülüğünün adaletli dağılımı
  • İcra edilebilirlik koşullarının sağlanması

Mal rejimi tasfiyesi konusunda ise 10 yıllık zamanaşımı süresi özel önem taşımaktadır. Bu süre, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlamakta ve tarafların mal paylaşımı haklarını kullanabilmeleri için kritik bir zaman sınırı oluşturmaktadır.

Kamu düzeni denetiminde dikkat edilen diğer hususlar:

  • Kadın-erkek eşitliği ilkesine uygunluk
  • Çocuk haklarının korunması
  • Sosyal güvenlik sistemine uyumluluk
  • Vergisel yükümlülükler açısından uygunluk

Bu kapsamlı değerlendirme süreci, yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye'de hukuki sonuç doğurabilmesi için gerekli güvenceleri sağlamaktadır. Özellikle velayet ve nafaka gibi hassas konularda, hem ulusal hem de uluslararası hukuk normlarının dengeli bir şekilde uygulanması hedeflenmektedir.

Başvuru Prosedürleri ve Gerekli Belgeler

Yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye'de geçerli hale getirilmesi için belirli prosedürler izlenmesi ve gerekli belgelerin eksiksiz olarak hazırlanması gerekmektedir. Bu süreçte Yabancı Ülke Adli Veya İdari Makamlarınca Verilen Kararların Nüfus Kütüğüne Tescili Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesi uyarınca belirlenen belgeler titizlikle hazırlanmalıdır.

Apostil İşlemleri

Apostil, yabancı resmi belgelerin Türkiye'de geçerli olmasını sağlayan uluslararası onay mekanizmasıdır. Yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye'de tanınabilmesi için mutlaka apostil şerhi ile onaylanması gerekmektedir.

Apostil işlemi için gerekli adımlar şunlardır:

  • Boşanma kararının orijinal nüshasının ilgili ülkenin yetkili makamlarından temin edilmesi
  • Kararın kesinleştiğine dair şerhin eklenmesi
  • Yetkili makam tarafından apostil şerhinin düzenlenmesi
  • Belgenin Türkiye'ye getirilmesi öncesinde tüm onayların tamamlanması

Apostil işlemi yapılmayan belgeler Türkiye'de geçerli kabul edilmez ve nüfus müdürlüğü başvuruları reddedilir. Bu nedenle belgelerin apostil işlemlerinin eksiksiz olarak tamamlanması kritik önem taşımaktadır.

Vekaletname Düzenleme

Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının Türkiye'deki işlemlerini yürütebilmeleri için özel vekâletname düzenlemeleri gerekmektedir. Vekaletname düzenleme sürecinde dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:

Türk Konsolosluklarından Vekaletname:

  • En güvenilir ve hızlı yöntem
  • Konsolosluk memurları tarafından düzenlenir
  • Türkçe olarak hazırlanır
  • Ek apostil işlemi gerektirmez

Yerel Noterlerden Vekaletname:

  • Yaşanılan ülkenin noterlerinden alınabilir
  • Mutlaka apostil şerhi ile onaylanmalıdır
  • Yeminli tercüman tarafından Türkçeye çevrilmelidir
  • Daha uzun süreç gerektirir

Vekaletnamede boşanma kararının nüfus kütüğüne tescili, gerekli başvuruların yapılması ve ilgili işlemlerin takibi gibi yetkiler açıkça belirtilmelidir. Genel yetkili vekaletnameler bu işlemler için yeterli olmayabilir.

Tercüme Gereklilikleri

Yabancı dilde düzenlenen tüm belgeler yeminli tercüman tarafından Türkçeye çevrilmelidir. Tercüme işlemlerinde dikkat edilmesi gereken hususlar:

Yeminli Tercüman Seçimi:

  • Türkiye'de yetkili yeminli tercümanlar tarafından yapılmalı
  • İlgili dil kombinasyonunda uzman tercüman seçilmeli
  • Tercümanın mührü ve imzası bulunmalı

Tercüme Edilmesi Gereken Belgeler:

  • Boşanma kararının tam metni
  • Kesinleşme şerhi
  • Vekaletname (yerel noterden alınmışsa)
  • Kimlik belgeleri
  • Diğer ek belgeler

Tercüme Kalitesi ve Doğruluğu: Tercüme işlemlerinde hukuki terminolojinin doğru kullanılması kritik önem taşır. Yanlış tercümeler başvurunun reddine veya sürecin uzamasına neden olabilir. Bu nedenle aile hukuku konularında deneyimli yeminli tercümanlarla çalışılması önerilmektedir.

Belge Onay Süreci: Tercüme edilen belgeler, tercüman tarafından onaylandıktan sonra ilgili makamlara sunulabilir. Tercüme belgelerin aslı ile birlikte muhafaza edilmesi ve gerektiğinde ibraz edilmesi gerekmektedir.


Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının boşanma süreçleri, karmaşık hukuki prosedürler içermekle birlikte doğru bilgi ve rehberlikle başarıyla tamamlanabilmektedir. Türkiye'de boşanma davası açmak, yabancı mahkeme kararlarını tanıtmak veya gerekli belgeleri hazırlamak gibi tüm süreçlerde uzman hukuki destek almak, hem zaman kaybını önlemekte hem de hak kayıplarının yaşanmasını engellemektedir.

Bu rehberde ele alınan tüm konular - çekişmeli ve anlaşmalı boşanma süreçleri, tanıma ve tenfiz işlemleri, velayet ve nafaka kararlarının durumu, apostil ve tercüme gereklilikleri - yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının karşılaştıkları temel hukuki durumları kapsamaktadır. Her vakanın kendine özgü koşulları bulunduğu göz önünde bulundurularak, bireysel durumlar için mutlaka uzman boşanma avukatından destek alınması, sürecin sağlıklı ve hukuka uygun şekilde yürütülmesi açısından hayati önem taşımaktadır.

Yazar Görseli
Müellif

Av. Ali Haydar GÜLEÇ

Güleç Hukuk Bürosu'nda 9 yıldır yöneticilik ve avukatlık yapmaktadır.