KURGAN Sistemi Nedir? Nasıl itiraz Edilir?

KURGAN Sistemi Nedir? Nasıl itiraz Edilir?

Türk vergi sistemi, KURGAN ile birlikte yeni bir döneme girdi. Bu yapay zeka destekli sistem, mükelleflerin her işlemini anlık takip ederek vergi kaçakçılığı ile mücadelede devrim niteliğinde bir adım atıyor. 1 Ekim 2025'ten itibaren aktif olan sistem, sahte belge kullanımından KDV iadesi taleplerinde riskli işlemlere kadar geniş bir yelpazede denetim yapıyor. Peki KURGAN sistemi tam olarak nedir ve nasıl çalışır? Mükelleflerin bu sisteme nasıl itiraz edebileceği ve hangi önlemleri alması gerektiği önemli hale geldi.

KURGAN Sisteminin Tanımı ve Hukuki Dayanağı

Türk vergi hukuku tarihinde önemli bir dönüm noktası olan KURGAN (Kuruluş Gözetimli Analiz Sistemi), Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu tarafından geliştirilmiş dijital vergi denetim sistemidir. 1 Ekim 2025 tarihi itibarıyla fiilen uygulamaya konulan bu sistem, vergi denetiminde geleneksel yöntemlerden yapay zeka destekli anlık analiz sistemine geçişin somut göstergesidir.

Sistemin Temel Özellikleri

KURGAN sistemi, vergi denetiminde köklü bir paradigma değişikliği getirmektedir. Sistem, sıfırıncı gün mantığıyla çalışarak cari verilerle işlem riskini ölçen bir vergisel risk analiz mekanizmasıdır. Bu yaklaşım, geleneksel denetim anlayışının aksine geçmiş dönem incelemesi yerine anlık işlem takibi prensibine dayanmaktadır.

Sistemin en ayırt edici özelliği, milyarlarca veriyi eş zamanlı olarak analiz edebilme kapasitesidir. KURGAN, e-belge verileri gibi anlık verilerle beslenerek mükelleflerin ticari faaliyetlerini gerçek zamanlı olarak değerlendirmektedir. Bu kapsamda:

  • E-fatura, e-arşiv ve e-defter kayıtlarının otomatik analizi
  • Beyanname ve mali tablolar arasındaki tutarsızlıkların tespiti
  • Stok kayıtları ile fiili durum arasındaki farklılıkların belirlenmesi
  • Sektörel kıyaslamalar yapılarak olağandışı kar/zarar oranlarının işaretlenmesi
  • Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belgelerin anında tespiti

Vergi İstihbarat Sistemi (VİS) ile entegre çalışan KURGAN, 2024 yılında kurulan bu sistem vasıtasıyla sahtecilik fiilleri ile temas etmiş kişi ve olayları izlemektedir. Bu entegrasyon, sistemin risk analizi kapasitesini önemli ölçüde artırmaktadır.

Sistemin hedeflediği başlıca mükellef grupları şunlardır:

  • KDV iadesi talebinde bulunan firmalar
  • Yüksek işlem hacmine sahip işletmeler
  • Geçmişte sahte belge kullanımı tespit edilen mükellefler
  • Beyanname düzeltmesi yapan mükelleflerin işlem ortakları

Yasal Çerçeve ve Yetkiler

KURGAN sisteminin hukuki dayanağı, mevcut vergi mevzuatının sağladığı yetkiler üzerine inşa edilmiştir. Sistem doğrudan bir kanun maddesi ile tanımlanmamış olmakla birlikte, 2025 yılında yayımlanan "Sahte Belgeyle Mücadele Stratejisi ve KURGAN Rehberi" (HMB/VDK) ile çerçevesi belirlenmiştir.

Sistemin temel yasal dayanakları şu şekildedir:

1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 228. maddesi uyarınca Vergi Denetim Kurulu Başkanlığına verilen yetkiler KURGAN'ın işleyişinin hukuki temelini oluşturmaktadır. Bu madde kapsamında kurula tanınan:

  • Mükellefler üzerinde risk analizi yapma yetkisi
  • Bilgi ve belge toplama yetkisi
  • Koordinasyon ve işbirliği kurma yetkisi

Vergi Usul Kanunu'nun 134. maddesi ve devamı hükümleri KURGAN sisteminin dayandığı "vergi inceleme yetkisi" ile doğrudan bağlantılıdır. Bu hükümler çerçevesinde vergi idaresi, mükelleflerin mali durumlarını inceleme ve gerekli bilgileri talep etme yetkisine sahiptir.

VUK 359. madde kapsamındaki "kaçakçılık suçları" ve "sahte belge düzenleme/kullanma" halleriyle mücadele KURGAN sisteminin birincil hedefidir. Bu madde kapsamında sistem:

  • Vergi kaçakçılığı fiillerini tespit etme
  • Sahte belge düzenleme ve kullanma hallerini belirleme
  • Teminat isteme yetkisini kullanma (ancak ilk uygulamada Teminat Değerlendirme Sistemi devreye girene kadar teminat istenmemektedir)

Sistemin hukuki çerçevesini güçlendiren diğer düzenlemeler arasında 213 sayılı Vergi Usul Kanununa VUK 140/A maddesinin eklenmesi planlanmaktadır. Bu düzenleme ile vergi incelemesi ile vergi suçu soruşturması birbirinden ayrılacak ve sistemin etkinliği artırılacaktır.

18 Nisan 2025 tarihli "Sahte Veya Muhteviyatı İtibarıyla Yanıltıcı Belge Kullanma İncelemeleri Kapsamındaki İncelemeler Hakkında Genelge" ile kast unsuru değerlendirmesinde objektif kriterler belirlenmiş, böylece KURGAN sisteminin tespitlerinin hukuki zemine oturtulması sağlanmıştır.

Sistemin işleyişinde 306 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği hükümlerinin korunması, mevcut hukuki çerçeve ile uyumun sürdürülmesi açısından önem taşımaktadır. Bu tebliğ hükümleri ortadan kaldırılmayarak, sistemin hukuki sürekliliği sağlanmıştır.

1 Ekim 2025 tarihi KURGAN sistemi açısından kritik bir milat teşkil etmektedir. Bu tarihten sonra "sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belgeyi bilmeden kullandım" savunması kabul görmeyecek, mükelleflerin özen yükümlülüğü ön plana çıkacaktır.

KURGAN Sisteminin Çalışma Mekanizması ve Risk Analizi

KURGAN sistemi, geleneksel vergi denetim yöntemlerinden köklü bir şekilde ayrılarak anlık veri analizi üzerine kurulu çalışma mekanizması ile vergi dünyasında devrim niteliğinde bir dönüşümü temsil etmektedir. Sistemin temel işleyişi, çok katmanlı veri entegrasyonu, gelişmiş risk algoritmaları ve gerçek zamanlı analiz kapasitesi üzerine inşa edilmiştir.

Veri Kaynakları ve Entegrasyon

KURGAN sisteminin gücü, çok sayıda veri kaynağını bütünleşik şekilde analiz edebilme yeteneğinden gelmektedir. Sistem, vergi mükelleflerine dair kapsamlı bir profil oluşturmak için farklı kurumlardan gelen verileri eş zamanlı olarak işlemektedir.

Sistemin beslediği ana veri kaynakları şunlardır:

  • Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) verileri: e-Fatura sistemi, e-Arşiv kayıtları, e-Defter verileri ve defter beyan sistemi kayıtları
  • MASAK bildirimleri: Şüpheli işlem bildirimleri (ŞİB) ve finansal intelligence verileri
  • Bankacılık sistemi verileri: Hesap hareketleri, ödeme kayıtları ve finansal işlem geçmişi
  • TÜRMOB bildirimleri: Mali müşavir bildirimleri ve meslek mensupları kayıtları
  • Diğer kamu kurumu verileri: SGK kayıtları, Ticaret Sicili bilgileri, Tapu ve Kadastro kayıtları, Gümrük işlem verileri

Özellikle VİS (Vergi İstihbarat Sistemi) adı verilen ve 2024 yılında kurulan alt sistem, sahtecilik fiilleri ile temas etmiş kişi ve olayları izleyerek KURGAN'ın ana girdilerini oluşturmaktadır. Bu entegre yaklaşım, mükelleflerin mali profillerinin 360 derece analiz edilmesini mümkün kılmaktadır.

Risk Puanlama Kriterleri

KURGAN sistemi, gelişmiş algoritmalar kullanarak mükelleflerin risk profillerini değerlendirmektedir. 18 Nisan 2025 tarihli Sahte Belge Kullanma İncelemeleri Genelgesi'nde belirlenen 13 objektif kriter, vergi müfettişlerinin araştırma sürecinde kullandığı temel değerlendirme parametreleridir.

Bu kritik değerlendirme parametreleri arasında şu unsurlar yer almaktadır:

  • Belge içeriğinin faaliyet konusuyla uyumu: Mükelleflerin faaliyetleri ile aldıkları faturaların içeriği arasındaki mantıksal bağlantı
  • Giderlerin faaliyet gerekliliği: Beyan edilen giderlerin işletmeyi sürdürmek için zorunlu olup olmadığının tespiti
  • KDV indirim oranları ve hesap izleme: Belge tutarlarının hangi hesaplarda izlendiği ve KDV indirimi uygulama durumları
  • İlişkili kişi analizi: Belgeyi düzenleyen ile kullanan mükellefler arasındaki olası ilişkiler
  • Karlılık ve iş hacmi uyumu: Sektörel karlılık oranları ile mükellefin beyanı arasındaki tutarlılık
  • Sahte belge kullanım paterni: Birden fazla mükelleften sahte belge alınıp alınmadığının tespiti
  • Fiziki kapasite analizi: Depolama kapasitesi ve fiili işlem hacmi arasındaki uyum
  • Sevkiyat belgesi kontrolü: Plaka takip sistemi kayıtları ile sevk irsaliyeleri arasındaki tutarlılık

Sistem özellikle 306 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği hükümlerini referans alarak kast unsuru değerlendirmesinde objektif yaklaşım sergilemektedir. Bu kriterlere göre hesaplanan risk puanı, mükelleflerin "yüksek", "orta" veya "düşük" risk kategorilerinde sınıflandırılmasını sağlamaktadır.

Anlık Denetim Süreci

KURGAN sisteminin en devrimci özelliği, "sıfırıncı gün mantığı" ile çalışan anlık denetim kapasitesidir. Geleneksel vergi denetimlerinin aksine, sistem işlemler gerçekleştikçe cari verilerle risk ölçümü yapmaktadır.

Anlık denetim sürecinin aşamaları şu şekilde işlemektedir:

Sistemin milyarlarca veriyi eş zamanlı analiz edebilme kapasitesi, özellikle e-belge verileri gibi anlık verilerle beslenme imkanı sağlamaktadır. Bu süreçte riskli olarak belirlenen mükelleflere e-Tebligat sistemi üzerinden bilgi isteme yazısı gönderilmekte ve açıklama talep edilmektedir.

VUK m. 148 gereği bu yazılara cevap verilmemesi halinde özel usulsüzlük cezası uygulanabileceği için mükelleflerin yanıtlama yükümlülüğü bulunmaktadır. Yapılan açıklamalar yeterli görülürse dosya kapatılmakta, aksi takdirde mükellef formal incelemeye sevk edilmektedir.

Sistemin tespit ettiği ihlallerde 3 kata kadar vergi ziyaı cezası uygulanabilmektedir. Bu süreç, vergi kaçakçılığı ile mücadelede caydırıcı etki yaratarak mükellefleri proaktif uyum göstermeye teşvik etmektedir.

KURGAN'ın anlık çalışma prensibi, vergi denetim anlayışında paradigma değişikliği yaratarak mükelleflerin her işleminin potansiyel denetim konusu haline gelmesini sağlamıştır.

KURGAN Yazısı Alma Durumu ve Mükellef Yükümlülükleri

KURGAN sistemi tarafından riskli olarak belirlenen mükelleflere gönderilen bilgi isteme yazıları, vergi hukuku açısından kritik öneme sahiptir. Bu yazılar, mükelleflerin işlemlerinin gerçekliğine dair şüphe uyandıran durumları sorgulamak amacıyla Vergi Denetim Kurulu tarafından e-tebligat sistemi üzerinden gönderilmektedir.

Bilgi İsteme Yazısının Hukuki Niteliği

KURGAN yazıları, doğrudan bir suçlama niteliği taşımamakla birlikte, sistemin riskli bulduğu işlemlere ilişkin açıklama talep eden resmi tebligatlardır. Bu yazıların hukuki dayanağı, Vergi Denetim Kurulu'nun 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 228. maddesi uyarınca sahip olduğu risk analizi yapma ve bilgi toplama yetkisine dayanmaktadır.

VUK m. 148 gereği, bu yazılara cevap verilmemesi özel usulsüzlük cezasına neden olabileceği için mükelleflerin mutlaka yanıtlaması gerekmektedir. Yazıların içeriği genellikle şu unsurları içermektedir:

  • Riskli olarak tespit edilen fatura veya işlemlerin listesi
  • İşlemlerin gerçekliğine dair sorular
  • İstenen belge ve açıklamaların detayları
  • Yanıtlama süresi ve şekli

18 Nisan 2025 tarihli "Sahte Veya Muhteviyatı İtibarıyla Yanıltıcı Belge Kullanma İncelemeleri Kapsamındaki İncelemeler Hakkında Genelge" ile vergi müfettişlerinin incelemelerde uyacakları objektif kriterler belirlenmiştir. Bu genelge, kast unsuru değerlendirmesinde 13 temel kriterin dikkate alınacağını açıkça ortaya koymaktadır.

Yazıların amacı, mükelleflerin kendi risk değerlendirmelerini yaparak düzeltme beyannamesi verme imkanı sağlamak ve gereksiz denetimleri önlemektir. Bu yaklaşım, hem idari verimliliği artırmakta hem de mükelleflere proaktif hareket etme fırsatı sunmaktadır.

Yanıtlama Süreçleri ve Seçenekler

KURGAN yazısı alan mükellefler için 3 farklı durum söz konusudur ve her biri farklı yaklaşım gerektirmektedir:

Birinci Durum: Faturalar Gerçeği Yansıtmıyor

Eğer alınan faturalar gerçek bir mal veya hizmet alımını yansıtmıyorsa, mükellefin derhal pişmanlık hükümlerinden yararlanması önerilmektedir. Bu durumda yapılması gerekenler:

  • Hatalı kayıtların muhasebe defterlerinde düzeltilmesi
  • Beyanname etkilerinin giderilmesi için düzeltme beyannamesi verilmesi
  • Vergi ziyaı cezasından kurtulmak için pişmanlık başvurusu yapılması

Bu yol hem vergi ziyaı cezasını önleyebilir hem de "bilerek sahte belge kullanımı" iddiasını bertaraf edebilir.

İkinci Durum: Mal/Hizmet Gerçek Ancak Belgeler Eksik

İşlem gerçekten yapılmış ancak sevk irsaliyesi, taşıma belgesi, teslim-tesellüm tutanağı veya banka ödeme kaydı eksikse:

  • Eksik belgeler tamamlanana kadar ihtirazi kayıtla beyan verilebilir
  • Destekleyici belgelerin toplanması ve sunulması
  • İşlemin gerçekliğini ispat eden tüm dokümanların hazırlanması

Üçüncü Durum: İşlemler Tam Belgeli ve Gerçek

Tüm işlemler fiilen yapılmış, ödemeler banka kanalıyla gerçekleştirilmiş, sevk irsaliyeleri ve depo kayıtları tam ise:

  • Yazı ekindeki tablonun ayrıntılı şekilde doldurulması
  • İşlemlere ilişkin tüm bilgilerin sistematik sunumu
  • Belgelerin kronolojik düzende organize edilmesi

Yanıtlama sürecinde dikkat edilmesi gereken hususlar:

  • Yazıya verilen süre içinde mutlaka cevap verilmesi
  • Açıklamaların ayrıntılı ve belgeli olması
  • İşlemlerin gerçekliğini ispat edecek tüm dokümanların eklenmesi
  • Gerekirse mali müşavir ve vergi avukatından destek alınması

Sistem, mükelleflerin verdiği açıklamaları değerlendirerek dosyayı kapatabilir veya yeterli görülmeyen durumlarda incelemeye sevk edebilir. Bu nedenle yanıtların tam, doğru ve ikna edici olması kritik öneme sahiptir.

KURGAN yazılarına verilen yanıtlar, mükelleflerin gelecekteki risk profillerini de etkileyeceği için bu süreç son derece dikkatli yönetilmelidir.

Cezai Sonuçlar ve Hukuki Yaptırımlar

KURGAN sistemi tarafından tespit edilen vergi ihlalleri, mükellefler için ciddi hukuki sonuçlar doğurmaktadır. Sistem, anlık risk analizi yaparak sahte belge kullanımı, beyanname tutarsızlıkları ve diğer vergi kaçakçılığı fiillerini tespit ettiğinde, hem vergi hukuku hem de ceza hukuku kapsamında ağır yaptırımlar devreye girmektedir. Bu yaptırımların kapsamını ve sonuçlarını detaylı olarak incelemek, mükelleflerin durumlarının ciddiyetini anlamaları açısından kritik önem taşımaktadır.

Vergi Hukuku Cezaları

KURGAN sistemi ile tespit edilen ihlaller sonucunda uygulanan vergi hukuku cezaları, mükelleflerin mali durumlarını derinden etkileyecek düzeydedir. Bu cezalar, ihlal türüne göre farklı maddeler kapsamında uygulanmakta ve önemli mali yaptırımlar içermektedir.

Vergi Ziyaı Cezası en ağır mali yaptırımların başında gelmektedir. VUK m. 341 ve 344 kapsamında düzenlenen bu ceza, kayba uğratılan verginin bir katı olarak hesaplanmaktadır. Ancak ihlal ağır nitelikte görülürse, bu oran üç katına kadar çıkabilmektedir. Örneğin, 100.000 TL vergi ziyaına neden olan bir mükellef, normal koşullarda 100.000 TL, ağır durumda ise 300.000 TL ceza ile karşılaşabilmektedir.

Özel Usulsüzlük Cezası, KURGAN sistemi kapsamında özellikle önem taşımaktadır. VUK m. 353 hükmü gereği, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma halinde her belge için ayrı ayrı ceza kesilmektedir. Bu durum, çok sayıda sahte fatura kullanan mükelleflerin astronomik cezalarla karşılaşabileceği anlamına gelmektedir.

Usulsüzlük Cezası ise VUK m. 352 kapsamında düzenlenmektedir. Defter tutma yükümlülüğünün yerine getirilmemesi, belge düzenleme gerekliliklerinin ihmal edilmesi gibi durumlarda bu ceza uygulanmaktadır. KURGAN sistemi, elektronik kayıtlar arasındaki uyumsuzlukları tespit ettiğinde, bu ceza türü de devreye girebilmektedir.

Mali yaptırımların yanında, teminat yükümlülüğü ve ihtiyati haciz gibi koruyucu tedbirler de uygulanabilmektedir. Sistem, riski yüksek mükellefleri tespit ettiğinde, vergi alacağının güvence altına alınması için bu araçları kullanabilmektedir.

Ceza Hukuku Sonuçları

KURGAN sistemi ile tespit edilen ihlallerin ceza hukuku boyutu, mükelleflerin özgürlüklerini doğrudan tehdit edecek düzeydedir. Vergi kaçakçılığı suçu, Türk hukuk sisteminde en ağır vergi suçlarından biri olarak kabul edilmekte ve hapis cezası ile yaptırıma bağlanmaktadır.

VUK m. 359/a ve b hükümleri kapsamında düzenlenen vergi kaçakçılığı suçu, 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası öngörmektedir. Bu geniş ceza aralığı, suçun ağırlığına ve niteliğine göre belirlenmektedir. Sahte belge kullanımının sistematik olarak yapılması, organize şekilde gerçekleştirilmesi veya büyük miktarlarda vergi ziyaına neden olması durumunda, cezanın üst sınırına yakın bir yaptırım uygulanabilmektedir.

KURGAN sistemi sonrası dönemde kritik değişiklik, "bilmeden sahte belge kullanımı" savunmasının kabul görmeyeceği gerçeğidir. 1 Ekim 2025 tarihinden itibaren, sistem tarafından tespit edilen riskli işlemler hakkında mükelleflerin bilgilendirilmesi ve uyarılması nedeniyle, kast unsuru daha kolay ispat edilebilmektedir.

Ceza hukuku sonuçları sadece hapis cezası ile sınırlı kalmamaktadır. Vergi kaçakçılığı suçundan hüküm giyen kişilerin kamu ihale yasağı, belirli meslek ve sanatları icra etme yasağı gibi yan yaptırımlarla da karşılaşması mümkündür. Bu durum, işletme sahiplerinin ticari faaliyetlerini sürdürme kabiliyetlerini ciddi şekilde etkileyebilmektedir.

Ayrıca, vergi kaçakçılığı suçu nedeniyle açılan ceza davalarında uzlaşma imkanı bulunmamaktadır. Bu durum, mükelleflerin yargılama sürecinden kaçınma olanaklarını ortadan kaldırmakta ve kesin yargılanma zorunluluğu getirmektedir.

Suç duyurusu sürecinde de önemli değişiklikler yaşanmaktadır. KURGAN sistemi ile tespit edilen ciddi ihlaller, otomatik olarak Cumhuriyet Savcılığına bildirilmektedir. Bu durum, mükelleflerin durumlarını düzeltme konusunda çok sınırlı zaman tanımaktadır.

KURGAN sistemi çerçevesinde cezai sonuçlar, sadece doğrudan faili değil, mali müşavirleri de etkileyebilmektedir. Mesleki sorumluluklarını yerine getirmeyen mali müşavirlerin de ayrı cezai soruşturmalarla karşılaşma riski bulunmaktadır.

Bu ağır hukuki sonuçlar karşısında mükelleflerin proaktif hareket etmeleri, belge düzenlerini tam tutmaları ve şüpheli durumlar hakkında uzman hukuki destek almaları kritik önem taşımaktadır.

Korunma Yöntemleri ve Uyum Stratejileri

KURGAN sisteminin aktif hale gelmesiyle birlikte mükelleflerin proaktif yaklaşım sergilemeleri artık zorunluluk haline gelmiştir. 1 Ekim 2025 tarihinden itibaren "bilmeden sahte belge kullandım" savunmasının kabul görmeyeceği göz önüne alındığında, işletmelerin önleyici tedbirler alması kritik önem taşımaktadır.

Proaktif Önlemler

Mükelleflerin KURGAN sistemi karşısında korunabilmeleri için uygulamaları gereken temel önlemler şunlardır:

E-Belge Sistemi Kontrolü: E-Fatura, e-Arşiv ve e-Defter kayıtlarının düzenli olarak kontrol edilmesi ve tutarlılığının sağlanması gerekmektedir. Sistem bu verileri anlık olarak analiz ettiği için herhangi bir uyumsuzluk derhal tespit edilebilmektedir.

Belge Düzeni ve Arşivleme: Tüm fatura, sevk irsaliyesi, banka dekontları, teslim-tesellüm tutanakları ve sözleşmelerin eksiksiz muhafaza edilmesi zorunludur. Özellikle 306 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği kapsamında değerlendirilen kast unsuru kriterlerinde bu belgeler kritik rol oynamaktadır.

Ödeme Kanalları: Tüm ticari işlemlerin banka veya finans kuruluşları aracılığıyla gerçekleştirilmesi, nakit ödemelerin mümkün olduğunca vermekten kaçınılması önerilmektedir. Bu durum işlemlerin izlenebilirliğini artırmakta ve KURGAN analizlerinde güvenilirlik sağlamaktadır.

Stok Kontrol Sistemi: Fiili ve kaydi stok durumlarının uyumlu tutulması, depo kayıtlarının düzenli güncellenmesi ve stok devir hızının sektörel ortalamalarla uyumlu olması gerekmektedir.

Düzeltme Beyannameleri: Herhangi bir hata tespit edildiğinde vakit kaybetmeden pişmanlık hükümlerinden yararlanarak düzeltme beyannamesi verilmesi, hem ceza riskini azaltmakta hem de bilerek sahte belge kullanımı iddiasını önleyebilmektedir.

Mali Müşavir Rolü ve Öneriler

Sahte Belgeyle Mücadele Stratejisi ve KURGAN Rehberi kapsamında mali müşavirlere önemli sorumluluklar düşmektedir. TÜRMOB ile yapılan işbirlikleri çerçevesinde meslek mensuplarının rolü artırılmıştır.

Müvekkil Bilgilendirmesi: Mali müşavirler, müvekkillerini KURGAN sistemi hakkında detaylı şekilde bilgilendirmeli ve 1 Ekim 2025 sonrası dönemde uyulması gereken kuralları açık şekilde anlatmalıdır.

Fatura Doğrulama: Gelen faturaların faal firmalardan olup olmadığının kontrol edilmesi, şüpheli durumların tespit edilmesi halinde müvekkile derhal bildirilmesi gerekmektedir. 18 Nisan 2025 tarihli Genelge kapsamındaki 13 kriter göz önüne alınarak preventif kontroller yapılmalıdır.

Belge Yönetimi: Sevk irsaliyesi, dekont, depo kayıt tutanakları gibi destekleyici belgelerin muntazam şekilde tutulması ve muhafaza edilmesinin sağlanması mali müşavirın sorumluluğundadır.

Risk Değerlendirmesi: Müvekkillerin sektörel ortalamalara göre kar/zarar oranlarının analiz edilmesi, anormal durumların önceden tespit edilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması önerilmektedir.

Teminat Konusu: VUK m. 359 kapsamında teminat isteme yetkisi bulunduğu göz önüne alınarak müvekkillerin bu konuda önceden hazırlıklı olması sağlanmalıdır.

OECD Fighting Tax Crime – Ten Global Principles (2017-2021) temelinde oluşturulan yeni strateji, uluslararası standartlara uyum sağlamayı hedeflemektedir. Bu kapsamda mali müşavirler, müvekkillerinin global uyum süreçlerinde rehberlik etmelidir.

Gelecekte VUK 140/A maddesinin eklenmesiyle vergi incelemesi ile vergi suçu soruşturması birbirinden ayrılacak, bu da daha etkin bir mücadele mekanizması sağlayacaktır. Mali müşavirler bu gelişmeleri yakından takip ederek müvekkillerini bilgilendirmelidir.

KURGAN sistemi, Türk vergi sisteminde paradigma değişimi yaratmış ve vergi denetiminde yeni bir çağ başlatmıştır. Sistem karşısında başarılı olabilmek için mükelleflerin proaktif yaklaşım sergilemeleri, mali müşavirlerin rehberlik rolünü etkin şekilde üstlenmeleri ve tüm paydaşların işbirliği içinde hareket etmeleri gerekmektedir. 1 Ekim 2025 tarihi itibariyle başlayan bu yeni dönemde, uyuma odaklanan ve önleyici tedbirleri benimseyen mükelleflerin sisteme adaptasyon süreçleri daha sorunsuz geçecektir.

Yazar Görseli
Müellif

Av. Ali Haydar GÜLEÇ

Güleç Hukuk Bürosu'nda 9 yıldır yöneticilik ve avukatlık yapmaktadır.