Influencer İş Sözleşmesi

Influencer İş Sözleşmesi

Dijital pazarlama dünyasının en önemli araçlarından biri haline gelen influencer marketing, hukuki açıdan da düzenlenmesi gereken bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Sosyal medya fenomenleri ile markalar arasında yapılan iş birliği sözleşmeleri, hem tarafların haklarını korumak hem de yasal yükümlülükleri yerine getirmek açısından büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamlı rehberde, influencer iş sözleşmelerinin hukuki çerçevesi, temel unsurları ve uygulamada karşılaşılan sorunlar detaylı olarak ele alınmaktadır.

Influencer Sözleşmesinin Hukuki Çerçevesi ve Yasal Dayanakları

Dijital pazarlama dünyasının hızla gelişmesiyle birlikte, sosyal medya fenomenleri ile markalar arasında kurulan iş birliği ilişkileri, hukuki açıdan düzenlenmesi gereken önemli bir alan haline gelmiştir. İnfluencer sözleşmeleri, bu yeni dijital çağın getirdiği hukuki ihtiyaçlara yanıt vermeye çalışan, ancak henüz tam anlamıyla kodifiye edilmemiş sözleşme türleri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Sözleşmenin Tanımı ve Niteliği

İnfluencer sözleşmesi, sosyal medya fenomenleri ile reklam verenler arasında akdedilen, belirli bir mal, hizmet veya markanın tanıtımını yapma yükümlülüğü karşılığında ücret veya menfaat elde edilmesini düzenleyen hukuki belgedir. Bu sözleşmeler, influencer'ın takipçileri üzerindeki etki gücünü kullanarak, markanın hedef kitlesine ulaşmasını sağlamayı amaçlar.

Sözleşmenin temel karakteristik özellikleri şunlardır:

  • Tam iki tarafa borç yükleyen sözleşme niteliği taşıması
  • Şekle tabi olmayan rızai sözleşme olması
  • İvazlı sözleşme özelliği göstermesi
  • Sürekli edimli veya ani edimli olabilme esnekliği

İnfluencer sözleşmesinin ayırt edici unsurları arasında, reklam ve tanıtım faaliyetinin mutlaka sosyal medya platformları üzerinden gerçekleştirilmesi, influencer'ın marka değerinden faydalanılması ve karşılığında maddi veya manevi menfaat elde edilmesi yer almaktadır. Bu unsurlar, sözleşmeyi geleneksel reklam sözleşmelerinden ayıran temel özelliklerdir.

Yasal Düzenlemeler

Türk hukukunda influencer sözleşmelerine özgü doğrudan bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Bu durum, sözleşmelerin hukuki niteliğinin belirlenmesinde ve uygulanacak hukuki rejimin tespitinde çeşitli kanunların genel hükümlerine başvurulmasını gerektirmektedir.

Türk Borçlar Kanunu (TBK) genel sözleşme hükümleri, influencer sözleşmelerinin temel hukuki çerçevesini oluşturmaktadır. Özellikle borca aykırılık, fesih ve tazminat konularında TBK'nın genel hükümleri uygulanır. Sözleşmenin kurulması, geçerliliği ve sona ermesi gibi temel konularda da TBK'nın genel ilkeleri rehber niteliği taşır.

Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği'nin 9. maddesi, influencer sözleşmeleri açısından kritik önem taşımaktadır. Bu hükme göre, reklam veren, reklam ajansı, mecra kuruluşu ve reklamı yapan influencer, ticari reklamlardaki bilgilerin doğruluğundan müştereken sorumludur. Bu düzenleme, influencer'ların sadece içerik üreticisi değil, aynı zamanda reklamın doğruluğundan sorumlu bir taraf olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) madde 68 ve 70 hükümleri, influencer'ların ürettikleri orijinal içeriklerin telif hakları açısından korunması ve bu hakların ihlali durumunda tazminat talep edilmesi konularında uygulanır. İçeriğin izinsiz kullanımı halinde, FSEK'in telif hakkı ihlali tazminatına ilişkin hükümleri devreye girer.

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK), influencer'ların takipçi verilerinin işlenmesi, analiz edilmesi ve bu verilerin marka ile paylaşılması konularında uygulanır. İnfluencer'lar, takipçilerinin kişisel verilerini işlerken KVKK'nın öngördüğü yükümlülüklere uymak zorundadır.

Türk Ticaret Kanunu (TTK) ise reklamın dürüstlük kurallarına uygunluğu ve ticari itibarın korunması açısından influencer sözleşmelerine uygulanabilir niteliktedir.

Karma Sözleşme Özelliği

İnfluencer sözleşmeleri, karma sözleşme niteliği taşıyan atipik sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler, birden fazla sözleşme türünün unsurlarını bünyesinde barındırarak, kendine özgü bir hukuki yapı oluşturur.

Vekalet sözleşmesi unsurları, influencer'ın marka adına hareket etmesi, güven ilişkisine dayalı olarak faaliyet göstermesi ve sonuç taahhüdünde bulunmaması açısından kendini gösterir. İnfluencer, markanın çıkarlarını gözetmek ve ona sadakat göstermek yükümlülüğü altındadır.

Hizmet sözleşmesi unsurları, influencer'ın belirli bir süre boyunca marka için çalışması ve bu çalışma karşılığında ücret alması açısından ortaya çıkar. Ancak, geleneksel hizmet sözleşmesinden farklı olarak, influencer bağımsız çalışır ve işveren otoritesi altında değildir.

Eser sözleşmesi unsurları, influencer'ın orijinal içerik üretmesi, yaratıcı çalışmalar yapması ve somut bir ürün ortaya koyması durumunda belirginleşir. Özellikle video, fotoğraf veya yazılı içerik üretiminde bu unsurlar ön plana çıkar.

Bu karma yapı, her somut olayın ayrı değerlendirilmesini gerektirir. Sözleşmenin içeriği, tarafların müzakere gücü, ürün veya hizmetin niteliği ve hedef kitle gibi faktörler, hangi sözleşme türünün unsurlarının ağır basacağını belirler. Bu durum, influencer sözleşmelerinin esnekliğini artırırken, aynı zamanda hukuki belirsizliklere de yol açabilmektedir.

Karma sözleşme özelliği, uygulanacak hukuki rejimin belirlenmesinde de önem taşır. Sözleşmenin hangi unsurlarının ağır bastığına göre,

Sözleşmenin Temel Unsurları ve Taraf Yükümlülükleri

Influencer iş birliği sözleşmelerinin etkin bir şekilde işleyebilmesi için tarafların karşılıklı hak ve yükümlülüklerinin açık bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Bu sözleşmelerde yer alan temel unsurlar, hem hukuki güvenliği sağlamakta hem de uygulamada ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkları önlemektedir.

Etiketleme ve Şeffaflık Yükümlülüğü

Influencer sözleşmelerinin en kritik unsurlarından biri şeffaflık yükümlülüğüdür. Sosyal medya fenomenleri, ticari amaçlı paylaşımlarında bu durumu takipçilerine açık bir şekilde belirtmek zorundadır. Bu yükümlülük, tüketicilerin yanıltılmasını önlemek ve reklamın dürüstlük ilkesine uygun olarak yapılmasını sağlamak amacıyla getirilmiştir.

Etiketleme zorunluluğu kapsamında influencer'lar aşağıdaki ibareleri kullanmalıdır:

  • "Reklam" etiketi
  • "İşbirliği" ibaresi
  • "Sponsorlu içerik" belirtisi
  • "Ticari işbirliği" ifadesi

Bu etiketlerin görünür ve anlaşılır şekilde paylaşılması zorunludur. Etiketlerin çok küçük yazılması, hikaye formatında kısa süre gösterilmesi veya takipçilerin kolayca fark edemeyeceği şekilde yerleştirilmesi yasal yükümlülüğü yerine getirmez.

Reklam Kurulu'nun verdiği kararlar bu konudaki ciddiyeti ortaya koymaktadır. 2022 yılında sponsorlu içerik ibaresi kullanmayan 15 influencer'a toplam 1.5 milyon TL idari para cezası uygulanmıştır. Bu karar, reklamın şeffaf ve dürüst olması gerektiğini vurgulamakta ve etiketleme yükümlülüğünün ihmalinin ciddi mali sonuçlar doğurabileceğini göstermektedir.

Sözleşmelerde etiketleme yükümlülüğü ile ilgili hükümler şu şekilde düzenlenmelidir:

  • Hangi etiketlerin kullanılacağının belirlenmesi
  • Etiketlerin paylaşımda hangi konumda yer alacağının açıklanması
  • Hikaye paylaşımlarında etiket süresinin belirlenmesi
  • Etiketleme yükümlülüğüne aykırılık halinde yaptırımların düzenlenmesi

İçerik Üretimi ve Onay Süreci

İçerik üretimi ve onay süreci, influencer sözleşmelerinin operasyonel boyutunu oluşturan kritik bir unsurdur. Bu süreçte markanın kalite standartları ile influencer'ın yaratıcılığı arasında denge kurulması gerekmektedir.

İçerik üretim süreci aşağıdaki aşamaları içermelidir:

  • İçerik konseptinin belirlenmesi ve onaylanması
  • Çekim öncesi ürün teslimi ve inceleme süresi
  • İçerik üretimi için tanınan süre
  • Ön onay mekanizması ve revizyon hakları
  • Final onayı ve yayınlama süreci

Sözleşmelerde içerik onay mekanizması detaylı olarak düzenlenmelidir. Markanın içeriğe müdahale etme hakkının sınırları, influencer'ın yaratıcı özgürlüğü ve onay süreçlerinin zaman çizelgesi açık bir şekilde belirtilmelidir. Aşırı müdahale, influencer'ın takipçileriyle kurduğu doğal iletişimi bozabilir ve kampanyanın etkinliğini azaltabilir.

Teknik gereksinimler de sözleşmede yer almalıdır:

  • Görsel kalite standartları
  • Video süresi ve formatı
  • Hashtag kullanım kuralları
  • Marka logosu ve ürün gösterim şekli
  • Paylaşım zamanlaması

Gizlilik ve Rekabet Yasağı

Influencer sözleşmelerinde gizlilik yükümlülüğü, markanın ticari sırlarının korunması açısından hayati önem taşımaktadır. Bu yükümlülük, sözleşme süresince ve sonrasında influencer'ın öğrendiği ticari bilgileri üçüncü kişilerle paylaşmamasını kapsar.

Gizlilik yükümlülüğü şu konuları içermelidir:

  • Ürün lansmanı ve pazarlama stratejileri
  • Fiyatlandırma politikaları
  • Hedef kitle analizleri
  • Rakip analizi bilgileri
  • Kampanya bütçesi ve performans verileri

Türk Ticaret Kanunu madde 55 uyarınca, gizlilik yükümlülüğünün ihlali halinde ticari itibara zarar nedeniyle tazminat talep edilebilir. Bu nedenle sözleşmelerde gizlilik ihlalinin sonuçları açık bir şekilde düzenlenmelidir.

Rekabet yasağı hükümleri ise influencer'ın rakip markalarla işbirliği yapmasını sınırlandırmaktadır. Türk Borçlar Kanunu madde 444-447 uyarınca rekabet yasağı ihlali durumunda cezai şart uygulanabilir. Rekabet yasağının kapsamı şu şekilde belirlenmelidir:

  • Yasağın süresi (sözleşme süresi ve sonrası)
  • Yasağın coğrafi kapsamı
  • Hangi ürün kategorilerini kapsadığı
  • Doğrudan ve dolaylı rekabet durumları
  • İhlal halinde uygulanacak cezai şart miktarı

Rekabet yasağının makul sınırlar içinde tutulması gerekmektedir. Aşırı geniş kapsamlı rekabet yasakları, influencer'ın çalışma özgürlüğünü kısıtlayabilir ve hukuki geçerliliğini kaybedebilir.

Sözleşmelerde ayrıca münhasırlık anlaşmaları da düzenlenebilir. Bu anlaşmalar, influencer'ın belirli bir süre boyunca sadece bir marka ile çalışmasını öngörür ve karşılığında daha yüksek ücret veya ek menfaatler sağlanır.

Bu temel unsurların sözleşmede detaylı ve dengeli bir şekilde düzenlenmesi, hem markaların haklarını korumakta hem de influencer'ların mesleki faaliyetlerini sürdürebilmelerini sağlamaktadır.

Sözleşmeye Aykırılık Durumları ve Hukuki Sonuçları

Influencer iş birliği sözleşmelerinde tarafların yükümlülüklerine aykırı davranışları, ciddi hukuki sonuçlar doğurabilmektedir. Bu aykırılık durumları, sözleşmenin niteliğine ve ihlal edilen yükümlülüğün türüne göre farklı hukuki yaptırımlarla karşılaşmaktadır. Türk hukuk sistemi, bu ihlallere karşı hem özel hukuk hem de kamu hukuku alanında çeşitli koruma mekanizmaları öngörmüştür.

Paylaşım Yükümlülüğüne Aykırılık

Influencer sözleşmelerinin en temel yükümlülüğü olan içerik paylaşımının gerçekleştirilmemesi durumu, sözleşmenin esasına aykırılık teşkil etmektedir. Bu durumda TBK madde 112 ve 117 hükümleri devreye girmektedir.

Paylaşım yükümlülüğüne aykırılık halinde ortaya çıkan hukuki sonuçlar şunlardır:

  • Ücret iadesi yükümlülüğü: Influencer, aldığı ücreti geri ödemekle yükümlü hale gelir
  • Sözleşmenin feshi: Marka, sözleşmeyi haklı nedenle feshedebilir
  • Tazminat talebi: Markanın uğradığı zararlar için tazminat talep edilebilir
  • Cezai şart uygulaması: Sözleşmede öngörülmüşse cezai şart devreye girer

Özellikle zamanında paylaşım yapılmaması durumunda, kampanyanın etkisinin azalması nedeniyle markanın uğrayacağı zarar önemli boyutlara ulaşabilmektedir. Bu nedenle sözleşmelerde paylaşım tarihlerinin net olarak belirlenmesi ve gecikme durumunda uygulanacak yaptırımların açık şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.

Yanıltıcı ve Gizli Reklam

Ticari Reklam Yönetmeliği madde 9 kapsamında, influencer'ların reklam niteliğindeki paylaşımlarını açık şekilde belirtme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu yükümlülüğün ihlali, hem idari hem de hukuki yaptırımları beraberinde getirmektedir.

Yanıltıcı ve gizli reklam durumunda karşılaşılan hukuki sonuçlar:

  • Reklam Kurulu cezası: İdari para cezası uygulanması
  • Tazminat yükümlülüğü: Tüketicilerin yanıltılması nedeniyle doğan zararlar
  • Sözleşmenin feshi: Markanın sözleşmeyi feshetme hakkı
  • İtibar kaybı tazminatı: Markanın itibarına verilen zarar

Sosyal Medya Etkileyicileri Kılavuzu m. 4/1/b uyarınca, sosyal medya etkileyicisi "sosyal medya platformlarında hesabı bulunan ve bu hesaplar aracılığıyla takipçilerine yönelik ticari reklam yapan gerçek veya tüzel kişi" olarak tanımlanmıştır. Bu tanım, influencer'ların hukuki sorumluluklarının kapsamını belirlemede önemli rol oynamaktadır.

Gizli reklam uygulamaları, özellikle "reklam", "işbirliği", "sponsorlu" gibi etiketlerin kullanılmaması durumunda ortaya çıkmaktadır. Bu durumda influencer, takipçilerini yanıltmış olmakta ve hem kamu hukuku hem de özel hukuk alanında sorumluluğu doğmaktadır.

Telif Hakkı İhlalleri

İçerik üretimi sürecinde telif haklarının ihlali, influencer sözleşmelerinde sıkça karşılaşılan bir sorun alanıdır. Bu ihlaller, hem influencer hem de marka açısından ciddi hukuki sonuçlar doğurabilmektedir.

Telif hakkı ihlallerinin başlıca türleri:

  • İçeriğin izinsiz kullanımı: Markanın, influencer'ın ürettiği içeriği sözleşme kapsamı dışında kullanması
  • Üçüncü kişi haklarının ihlali: İnfluencer'ın başkalarına ait içerikleri izinsiz kullanması
  • Müzik ve görsel hakları ihlali: Telif hakkı koruması altındaki müzik ve görsellerin izinsiz kullanımı
  • Marka haklarının ihlali: Yetkisiz marka kullanımı ve marka değerinden haksız yararlanma

FSEK madde 68 ve 70 kapsamında, telif hakkı ihlali durumunda tazminat yükümlülüğü doğmaktadır. Bu tazminat, hem maddi hem de manevi zarar unsurlarını içerebilmektedir.

Gizlilik yükümlülüğü ihlali durumunda ise TBK madde 58 uyarınca ticari itibara zarar nedeniyle tazminat talep edilebilmektedir. Özellikle influencer'ın markanın ticari sırlarını paylaşması veya markanın itibarına zarar verecek şekilde davranması bu kapsamda değerlendirilmektedir.

Telif hakkı ihlallerinin önlenmesi için sözleşmelerde şu hususların düzenlenmesi önem taşımaktadır:

  • İçerik kullanım haklarının net belirlenmesi
  • Telif hakkı devri veya lisans sınırlarının açık yazılması
  • Üçüncü kişi haklarına saygı yükümlülüğü
  • İhlal durumunda uygulanacak yaptırımların belirlenmesi

Bu aykırılık durumları, influencer marketing sektörünün sağlıklı gelişimi için mutlaka düzenlenmesi gereken konulardır. Tarafların hak ve yükümlülüklerinin net şekilde belirlenmesi, hem hukuki güvenliği sağlamakta hem de sektörün profesyonelleşmesine katkıda bulunmaktadır.

Vergisel Yükümlülükler ve Yargı Yetkisi

Influencer iş birliği sözleşmelerinin hukuki boyutunun yanı sıra, vergisel yükümlülükler ve uyuşmazlık durumlarında hangi mahkemelerin yetkili olduğu konuları da büyük önem taşımaktadır. Bu bölümde, influencer'ların karşılaştığı vergi yükümlülükleri ve hukuki uyuşmazlıklarda başvurulacak yargı mercileri detaylı olarak ele alınacaktır.

Gelir Vergisi Beyannamesi

Gelir Vergisi Kanunu uyarınca, influencer'lar elde ettikleri gelirler için beyanname verme yükümlülüğü altındadır. Sosyal medya fenomenlerinin marka iş birlikleri kapsamında elde ettikleri gelirler, vergiye tabi gelir kategorisinde değerlendirilmektedir.

Influencer'ların vergisel durumu, faaliyetlerinin niteliğine göre farklılık gösterebilmektedir:

  • Serbest meslek kazancı olarak değerlendirilen gelirler için yıllık beyanname verilmesi zorunludur
  • Ticari kazanç niteliğindeki gelirler için defter tutma yükümlülüğü doğabilir
  • Düzenli ve sürekli faaliyet gösteren influencer'lar için vergi mükellefi olma durumu söz konusudur

Vergi mükellefiyeti açısından önemli olan husus, influencer'ın faaliyetlerinin düzenli ve sürekli olup olmadığının belirlenmesidir. Tek seferlik iş birlikleri ile sürekli marka ortaklıkları arasında vergisel açıdan önemli farklar bulunmaktadır.

Stopaj Uygulaması

2022 düzenlemesi ile birlikte, belirli tutarın altındaki banka üzerinden alınan reklam gelirleri için önemli bir kolaylık getirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, bankalar tarafından yapılan ödemeler üzerinden stopaj yoluyla vergi kesintisi yapılmakta ve bu gelirler vergilendirilmiş sayılmaktadır.

Stopaj uygulamasının temel özellikleri şunlardır:

  • Belirli tutarın altındaki ödemeler için otomatik vergilendirme sistemi
  • Banka üzerinden yapılan ödemelerde kaynak kesintisi uygulaması
  • Influencer'ın ayrıca beyanname verme yükümlülüğünün ortadan kalkması
  • Vergi dairesi ile olan işlemlerin basitleştirilmesi

Bu düzenleme, özellikle küçük çaplı iş birlikleri yapan influencer'lar için önemli bir kolaylık sağlamaktadır. Ancak, belirli tutarın üzerindeki gelirler için geleneksel beyanname yükümlülüğü devam etmektedir.

Yetkili Mahkemeler

Influencer iş birliği sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda hangi mahkemenin yetkili olduğu, tarafların hukuki statüsüne göre belirlenmektedir. Bu konuda temel ayrım, tarafların tacir olup olmadığına dayanmaktadır.

Asliye Ticaret Mahkemesi yetkisi:

  • Her iki tarafın da tacir olduğu durumlar
  • Sözleşmenin ticari işletme faaliyeti kapsamında yapılması
  • Uyuşmazlığın ticari nitelik taşıması

Asliye Hukuk Mahkemesi yetkisi:

  • Taraflardan birinin tacir olmadığı durumlar
  • Sözleşmenin kişisel faaliyet niteliği taşıması
  • Uyuşmazlığın genel hukuk kapsamında değerlendirilmesi

Yargı yetkisinin belirlenmesinde dikkat edilmesi gereken önemli hususlar:

  • Influencer'ın ticari faaliyet düzeyi ve süreklilik durumu
  • Marka/şirketin hukuki statüsü ve ticaret sicili kaydı
  • Sözleşmenin konusu ve ticari niteliği
  • Uyuşmazlığın türü ve talep edilen hukuki koruma

Uygulamada, büyük çaplı ve düzenli faaliyet gösteren influencer'lar genellikle tacir sıfatını kazanmakta, bu durumda uyuşmazlıklar Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülmektedir.


Influencer iş birliği sözleşmeleri, dijital pazarlama dünyasının hızla gelişen dinamikleri içerisinde hem hukuki hem de vergisel açıdan kapsamlı bir düzenleme gerektiren özel sözleşme türleridir. Bu sözleşmelerin başarılı bir şekilde yürütülmesi için tarafların karşılıklı yükümlülüklerini net bir şekilde belirlemeleri, yasal gerekliliklere uygun hareket etmeleri ve olası uyuşmazlıklara karşı önceden tedbir almaları büyük önem taşımaktadır. Özellikle etiketleme yükümlülüğü, telif hakları, gizlilik ve rekabet yasağı gibi konularda dikkatli davranılması, hem Reklam Kurulu cezalarından korunmak hem de uzun vadeli iş birliği ilişkilerinin sağlıklı yürütülmesi açısından kritik öneme sahiptir. Vergisel yükümlülüklerin yerine getirilmesi ve uyuşmazlık durumlarında doğru yargı merciine başvurulması ise bu alandaki hukuki güvenliğin sağlanması için vazgeçilmez unsurlardır.

Yazar Görseli
Müellif

Av. Ali Haydar GÜLEÇ

Güleç Hukuk Bürosu'nda 9 yıldır yöneticilik ve avukatlık yapmaktadır.